Translation of "Buranın" in Arabic

0.013 sec.

Examples of using "Buranın" in a sentence and their arabic translations:

Buranın yalnızca eski bir fabrika olmamasıydı.

أن هذا لم يكن مجرد مصنع قديم.

Buranın bir parçası olduğumu hissetmeyi öğretti.

‫جزء من هذا المكان، ولست مجرد زائرًا.‬

Buranın ne kadar daha serin olduğu şimdiden hissediliyor.

‫يمكنني أن أشعر على الفور بمدى برودتها.‬

Buranın oldukça dar ve küçük olması iyi bir şey.

‫وحقيقة أن المكان هنا ضيق‬ ‫وصغير، هو أمر جيد.‬

Sadece istediğim İslami değerlere zarar verilmeden buranın cami yapılması

فقط صنع المسجد هنا دون الإضرار بالقيم الإسلامية التي أريدها

Buranın 15 metreden fazla olup olmadığından emin değilim. Ne düşünüyorsunuz?

‫لست واثقاً إن كان ارتفاعه‬ ‫يتجاوز 15 متراً أم لا.‬ ‫ما رأيك؟‬

Çocukluk anılarım, buranın kayalıklı kıyıları, gelgitleri ve yosun ormanlarıyla dolu.

‫ذكريات طفولتي يطغو عليها تمامًا‬ ‫الشاطئ الصخري وغابة عشب البحر‬ ‫الواقعة بين المد والجزر.‬

O, buranın kaynakları ve insan gücü sayesinde Osmanlı İmparatorluğunun arazisini daha da büyütebileceğini biliyordu.

مستعرفا بأن مواردها وقوتها البشرية يمكن أن تغذّي التوسع العثماني.