Translation of "Yapılması" in Hungarian

Yapılması gerekeni yaptın.

Azt csináltad, amit csinálnod kellett.

Yapılması gerekeni yap.

Tedd, amit tenni kell.

Bunun yapılması gerekiyordu.

Meg kellett tenni.

Tom ne yapılması gerektiğini biliyordu.

Tom tudta, mi a teendő.

Ben sadece yapılması gerekeni yapıyordum.

Éppen most végeztem vele, amit meg kellett csinálni.

Ne yapılması gerektiği hakkındaki fikirlerini değiştiriyorlar.

másképp dönt az orvos válaszai után.

O, yapılması gereken mantıklı bir şeydir.

Logikus.

Bugün yapılması gereken şeyin üzerinde yoğunlaşalım.

- Koncentráljunk arra, amit ma kell megtennünk.
- Összpontosítsunk a mai tennivalókra.

Tom yapılması gereken şeyi bildiğini düşünüyordu.

Tom úgy gondolta, hogy tudja, mit kéne tenni.

Bilimin güçlü yanlarından biri, insanlar tarafından yapılması

A tudomány egyik erőssége az, hogy emberek művelik,

Atmosfere bu ilave sera gazı salınımının yapılması

A légkörbe kerülő üvegházhatású gázok megnövekedett mennyisége

Bilimin zayıf yönlerinden biri ise, yine insanlar tarafından yapılması,

A tudomány egyik gyenge pontja pedig az, hogy emberek művelik,

Evin etrafında yapılması gereken bazı işler her zaman vardır.

Mindig van valami házimunka, amit el kell végezni a ház körül.

Yarına kadar yapılması gereken yapılamayan bir sürü şey var.

Nagyon sok dolog van, amit holnapig el kellene végezni, de már nem fog menni.

Tom ne yapılması gerektiğini açıklamak için elinden geleni yaptı.

Tom mindent megtett, hogy elmagyarázza, mit kell csinálni.

Yerden daha yüksekte ve daha büyük bariyerli yapılması için savaşmış.

magasabban, magasabb tengeri fallal körbevéve építsék.

Çoğu insan sigarayı bırakmanın yapılması zor bir şey olduğunu düşünür.

A legtöbb ember azt gondolja, hogy nehéz leszokni a dohányzásról.

Ne yapılması gerektiğini biliyorsan, lütfen devam et ve onu yap.

Ha tudod, hogy mit kell tenni, akkor kérlek, láss hozzá, és tedd meg.

Her ufak davranışı, her türün ne yaptığını ve nasıl etkileşim kurduklarını anlayabilmek için yapılması gereken çok şey var.

meg kellett értenem minden apró jelet, minden viselkedésformát, az összes fajt, hogy mit csinálnak, hogyan érintkeznek egymással.