Examples of using "Radical" in a sentence and their turkish translations:
Köklü bir değişikliğe ihtiyacım vardı.
O bir köklü değişiklikti.
Ali radikal İslamcıdır.
veya bir gün böceklerden korkan bir genç kızın
Onun iddiası seninkinden daha radikal.
Tom radikal bir karar vermeye zorlandı.
Bu tür bir toprak yönetimi köklü bir fikir değildir.