Translation of "Fijó" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Fijó" in a sentence and their turkish translations:

- Ella fijó su mirada en mí.
- Ella fijó la mirada en mí.

O bana baktı.

El ladrón se fijó en esa casa.

Hırsız gözlerini o eve dikti.

Él fijó sus ojos en el techo.

O, gözlerini tavana odakladı.

Tom fijó la alarma del reloj despertador a las 6:00 a.m.

- Tom saat altıda gitmek için çalar saati kurdu.
- Tom çalar saati sabah 6:00'da çalması için kurdu.

Maduro fijó la tasa oficial de cambio a 10 bolívares por dólar (USD)

Maduro; resmi döviz kurunu '1 Amerikan doları 10 bolivar'a eşit' olarak sabitledi

La trampilla interior se fijó en su lugar con 6 pernos grandes, que debían desenroscarse manualmente

İç kapak, bir anahtarla manuel olarak sökülmesi gereken 6 büyük cıvata ile yerine sabitlendi

- Mi mamá se fijó que mis pies no estaban limpios.
- Mi madre se dio cuenta de que mis pies no estaban limpios.

Annem ayaklarımın temiz olmadığını fark etti.