Translation of "Despertador" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Despertador" in a sentence and their turkish translations:

- ¿Tienes despertador en tu cuarto?
- ¿Tienes despertador en tu habitación?
- ¿Tienes despertador en tu dormitorio?
- ¿Tienes despertador en tu recámara?

Odanda bir çalar saatin var mı?

El despertador despertó a Mayuko.

Alarm Mayuko'yu uyandırdı.

Dejarán sin trabajo a su despertador.

Bu, alarmınıza iş dışında bir anlam yükler.

- La alarma sonó.
- El despertador sonó.

Alarm çaldı.

Mi despertador hace tictac demasiado fuerte.

Benim çalar saatim çok gürültülü ses çıkarıyor.

El despertador está adelantado diez minutos,

Çalar saat on dakika ileri.

Esta mañana no sonó mi despertador.

Bu sabah alarmım çalmadı.

El despertador me despierta a las siete.

Çalar saat beni 7:00 de uyandırır.

Mi reloj despertador no sonó esta mañana.

- Bu sabah alarmlı saatim çalmadı.
- Bu sabah çalar saatim çalmadı.

- La alarma está sonando.
- El despertador está sonando.

- Çalar saat ötüyor.
- Çalar saat çalıyor.

Él jamás viaja sin llevar un reloj despertador consigo.

O yanında bir çalar saati almadan asla yolculuk yapmaz.

Tienes que ajustar el reloj despertador antes de acostarte.

Yatmaya gitmeden önce çalar saati ayarlamak zorundasın.

A Tom se le olvidó ajustar su reloj despertador.

Tom çalar saatini ayarlamayı unuttu.

El primer objeto que él compró fue un reloj despertador.

İlk aldığı şey bir çalar saatti.

Ayer el despertador no sonó y Kurt no se despertó.

Dün çalar saat çalmadı ve Kurt uyanmadı.

Cuando sonó el despertador, Mary ya estaba bostezando y desperazándose.

Onun çalar saati çaldığında, Mary zaten esniyordu ve geriniyordu.

Mi reloj despertador no funcionó. Es por eso que llegué tarde.

Çalar saatim çalışmadı. Geç kalmamın nedeni budur.

Tom fijó la alarma del reloj despertador a las 6:00 a.m.

- Tom saat altıda gitmek için çalar saati kurdu.
- Tom çalar saati sabah 6:00'da çalması için kurdu.