Examples of using "храбрости" in a sentence and their turkish translations:
Bu bir cesaret eylemiydi.
Bu adam cesaretten yoksun.
Cesaretini topladı ve ona evlenme teklif etti.
Eski insanlar kahramanlık hikayelerini anlatmaktan hoşlanmışlar.
Tom sonunda Mary'ye onu sevdiğini söyleme cesaretini topladı.
Tom'un bir hata yaptığını kabul edecek cesareti yoktu.