Translation of "Trabalhado" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Trabalhado" in a sentence and their turkish translations:

Temos trabalhado nisso.

Biz onun üzerinde çalışıyoruz.

Tinha trabalhado por horas.

Saatlerdir çalışmıştı.

Temos trabalhado muito neste projeto.

Bu proje üzerinde çok çalışıyoruz.

Ela deve ter trabalhado muito duro.

O, çok çalışmış olmalı.

Tenho trabalhado nisto há três semanas.

Üç haftadır bunun üzerinde çalışıyorum.

Tom tem trabalhado o dia todo.

Tom bütün gün boyunca çalışıyor.

Tom deve ter trabalhado muito duro.

Tom çok çalışmış olmalı.

Temos trabalhado nisso há muito tempo.

Uzun süredir bunun üzerinde çalışıyoruz.

Se ele tivesse trabalhado mais, teria conseguido.

- Daha sıkı çalışmış olsaydı; başarabilirdi.
- Daha sıkı çalışsaydı; başarabilirdi.

Tom não tem trabalhado duro o bastante.

Tom yeterince çok çalışmıyor.

Eu tenho trabalhado duro para sustentar minha família .

Aileme bakmak için çok çalıştım.

Eu não sabia que você tinha trabalhado aqui.

Eskiden burada çalıştığını bilmiyordum.

Tom tem trabalhado aqui há mais de três anos.

Tom üç yıldan daha fazla süredir burada çalışıyor.

Eu me senti cansado após ter trabalhado por horas.

Saatlerce çalıştıktan sonra yorgun hissettim.

- Estivemos trabalhando por cinco anos.
- Temos trabalhado por cinco anos.

Biz şimdi beş yıldır çalışıyoruz.

Tom teria sido bem-sucedido se ele tivesse trabalhado duro.

Tom daha çok çalışsaydı başarılı olurdu.

Eles estavam muito cansados depois de terem trabalhado o dia todo.

Onlar bütün gün çalıştıktan sonra oldukça yorgundu.

Se eu tivesse trabalhado duramente na minha juventude, seria bem-sucedido agora.

Gençliğimde çok çalışsaydım şimdi başarılı olurdum.

- Eu tenho trabalhado nisso há meses.
- Eu venho trabalhando nisso há meses.

Bunun üzerinde aylardır çalışıyorum.

Se ele tivesse trabalhado com mais afinco, ele seria um homem rico agora.

Eğer daha çok çalışsaydı şimdi zengin bir adam olabilirdi.

- Tom trabalhou para nós durante três anos.
- Tom tem trabalhado para nós durante três anos.

Tom üç yıldır bizim için çalışıyor.

Ninguém fica famoso da noite para o dia sem ter trabalhado muito durante o dia.

Günboyu çok çalışmaksızın, kimse geceden gündüze meşhur olmuyor.

- Só não erra aquele que nada faz.
- Só não terá nunca errado quem nunca houver trabalhado.
- Só não erra quem nunca faz nada.

- Hiç hata yapmayan biri hiçbir şey yapmayan biridir.
- Sadece bir şey yapmayanlar hata yapmazlar.