Examples of using "Todo" in a sentence and their turkish translations:
- Herkes herkesi biliyor.
- Herkes herkesi tanıyor.
Herkes kazanır.
Herkes hastalandı.
O tamamen senindir.
herkes çok sevdi
Herkes ölür.
Hepsi senindir.
Ben bütün işi yaparım.
Herkes değişir.
Herkes çığlık attı.
Herkes bekledi.
Herkes soluyarak konuşuyor.
Herkes yalan söyler.
Dikkatle dinliyorum.
Herkes kazandı!
Herkes onu sevdi.
Herkes ölecek.
Herkes öyle düşünüyor.
Ben bütün parayı harcadım.
Ben bütün işi yaptım.
Küçük bir şehir. Herkes herkesi tanıyor.
Herkesi tanımıyorum.
Her zaman hapşırırım.
O herkes tarafından sevilir.
- Herkes nerede?
- Herkes nereye gitti?
- Herkes nereye kayboldu?
O her gün beyzbol oynar.
Herkes sonunda ölür.
Dünya'nın dört bir yanında
Dünyanın dört bir yanında...
aman aman herkes kaldırsın
herkes çok oldu kaldı
Hiç kimse bilmiyor.
Rüzgar bütün gün esti.
Bu tamamen sizindir.
Herkesin hataları vardır.
Herkes tarafından ona gülündü.
Bütün şeker tatlıdır.
Onu herkes yapar.
Tony her gün koşar.
Tom giyinip kuşanmıştı.
Tüm para bitti.
Herkes şok oldu.
Herkes uyuyor.
Onu herkes fark etti.
Herkes onu fark etti.
Herkes tanınma istiyor.
Tom herkesi tanıyor.
Herkes burada.
Herkes güvende.
Herkes onu gördü.
Herkes Tom'u seviyordu.
Herkese anlat.
- Herkes benden nefret eder.
- Herkes benden nefret ediyor.
Bütün para bitti.
- Her gün koşarım.
- Her gün çalışırım.
Herkes iyi zaman geçirdi.
Herkes korktu.
Tom her gün yüzer.
Herkesi tanıyorsun.
Bu bir kazan-kazan durumu.
Herkes oradaydı.
Ispanağının hepsini bitir.
Herkes yaralı.
Herkes gitmek istiyor.
Herkes ağlıyor.
Herkes hastalandı.
Herkes yemek yiyor.
Herkes oradaydı.
Tom dikkatle dinliyor.
Herkes meşgul.
Herkes çıldırdı.
Herkes orada.
Herkes çok sıkı çalıştı.
Herkes endişeli.
Tom herkesi kandırdı.
Herkes bir ayyaştır.
Herkes bana baktı.
Her insan fanidir.
Onların hepsini kendim yedim.
Hepiniz ıslanmışsınız.
Herkes kahkaha atıyordu.
Herkes biliyor.
Herkes burada onu seviyor.
Herkes yedi mi?
Ben neredeyse her gün gitar çalarım.
Ben her gün öğle yemeği yaparım.