Examples of using "Tomate" in a sentence and their turkish translations:
Domateslerden nefret ederim.
Tom domatesi dilimledi.
Ben bir domates gibi kızardım.
O domates gibi kırmızıydı.
Domates salatasını buzdolabına koy.
İnsanlar domatesin zehirli olduğunu düşünürdü.
İki kutu konserve domates istiyorum.
Bu yıl domates hasatımız iyi.
Bu kan değil. Bu domates sosu.
Etli, peynirli ve domatesli sandviçleri severim.
Tom benim pastırmalı, marullu ve domatesli sandviçimi yedi.
salçalı ekmek sokak lezzetlerinden vazgeçilmezlerdendir yani
Sandviçimde marul ve domates istiyorum lütfen.
eğer bir anne çocuğuna salçalı ekmek veya sandviç hazırlayacaksa
Tom'un sevdiği yemeklerden biri domates çorbası ile ızgarada pişirilmiş peynirli sandviç.
Teyzem bahçesinde domates yetiştirir.