Translation of "Doar" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Doar" in a sentence and their turkish translations:

Tom quer doar dinheiro.

Tom para bağışlamak istiyor.

Tom queria doar dinheiro.

Tom para bağışlamak istedi.

Eu fui doar sangue hoje.

Bugün kan bağışlamaya gittim.

Você não pode doar sangue.

- Sen bir kan verici olamazsın.
- Kan bağışçısı olamazsın.

Tom tem muitas coisas para doar.

- Tom'un bağışlayacağı çok şeyi var.
- Tom'un hediye olarak vereceği çok şeyi var.

O paciente ficará agradecido se você doar.

Eğer bağış yaparsan,hasta memnun olacak.

Você já pensou em doar seus órgãos depois de morrer?

- Sen hiç öldükten sonra organlarını bağışlamayı düşündün mü?
- Öldükten sonra hiç organlarınızı bağışlamayı düşündünüz mü?
- Öldükten sonra organlarını bağışlamayı hiç düşündün mü?

Que trabalho maravilhoso você está fazendo em doar livros a crianças carentes!

İhtiyacı olan çocuklara kitap bağışlayarak ne harika bir iş yapıyor!