Examples of using "Assunto" in a sentence and their turkish translations:
Konuyu değiştirme.
Konuya odaklanmaya çalışın.
Neden konuyu değiştirdin?
Konu tartışmaya değer.
Meseleyi bana bırak.
Konuyu değiştirelim.
O konuyu değiştirdi.
Bu konu tabudur.
Konuyu değiştirme.
Geyiği bırakalım.
Tom konuları değiştirdi.
Konuya sadık kal.
Konudan uzaklaşma.
Konuyu değiştirmeye çalıştım.
Bu konuyu araştırmak istiyorum.
O problemi daha sonra tartışalım.
Böylece konuyu değiştirdim.
Sizi bu konu da tebrik ediyorum
Bu beni ilgilendirmez!
Konuyu değiştirmeye çalışma.
Tom konuyu değiştirmek istedi.
Bu çok hassas bir konu.
Konuyu değiştirmeyi bırak.
Tom konuyu değiştirmeye çalıştı.
Matematik iyi bir konudur.
O çok zor bir sorun.
Bu konu son derece tartışmalı.
- Bu konu kimin sorumluluğunda?
- Bu konudan kim sorumlu?
- Bu konunun sorumlusu kim?
- Bu işe kim bakıyor?
Konuyu iyi biliyorum.
Sonraki konuya geçelim.
Bu konuda hiçbir seçenek yoktur.
Bu gülünecek bir şey değil.
Bu çok acil bir mesele.
O konu hakkında düşünüyorum.
Konuyu büyüleyici buldum.
Genelde bu konudan kaçınırım.
- Bu konuda hiçbir şey bilmiyorum.
- Bu konuda hiçbir bilgim yok.
O, konu ile ilgili bir rapor yazdı.
Tom'la zaten o konu hakkında konuştum.
Bu konu bizim için son derece önemlidir.
ortaya başka bir çelişki atmama izin verin.
bir çok espriye hala daha konu olur
bu konunun uzmanıyım yani
O, aniden konuyu değiştirdi.
Gülünecek bir konu değil.
Meseleyi daha sonra tartışalım.
O, o meseleyle uğraşıyor gibi görünüyor.
En fazla hangi konuyu seviyorsun?
Fizik benim en sevdiğim konudur.
Konuyu değiştirebilir miyiz, lütfen?
O meseleye karıştırılmak istemiyorum.
Kitaplar konuya göre düzenlenir.
Bu konuya aşinayım.
Bu sorun çok önemlidir.
Ona güven. O konuyla ilgili bir uzman.
Bu konudan tekrar bahsetmeyin, lütfen.
Seninle görüşmek istediğim karışık bir sorunum var.
bu yarasa mevzusu nedir
fakat ben bu konunun uzmanı değilim
zaten asıl konumuzda buydu
Bu konuda sizinle aynı fikirde değilim.
Plan onun onayına tabidir.
Konu hakkında onunla konuştum.
Meseleyi üç gün boyunca düşünüp taşındı.
Tom konuyu benimle konuşmalıydı.
O, bu ülkenin iç işidir.
Tom konu hakkında Mary ile konuştu.
Her şeyi unut.
Bu meseleyi ele almanı istiyorum.
Tom konuda uzmandır.
Seninle o konuyu tartışmak istedim.
Görüşecek önemli bir meselemiz var.
Karar vermeden önce onun üzerinde uyu.
Bu konu hakkında herhangi bir bilgin var mı?
Bu son derece önemli bir mesele.
Bu konunun ayrıntılı olarak ele alınması gerekir.
Sorun hakkında ne hissediyorsun?
Bu konuda onlarla aynı fikirde olamam.
O, sorun hakkında onunla konuştu.
Bu konu Twitter'da eğilim gösteriyor.
Fıkralar alaya alınacak şey değil.
Tom o konuda bir rapor yazdı.
Neyse konuyu biz dağıtmayalım
Bu yüzden video da yer vermedim bu konuya
On dakika sonra başka bir konuya geçtiler.
Bir arabulucu olmadan meseleyi halledelim.
Bu özel konuyu neden seçtiniz?
En çok hangi konuları seviyorsun?
Tartışma için uygun bir başlık değil.
O bu konu hakkında konuşmamı istemiyor.
Konuyla ilgili kişisel görüşüm istendi.
Onların romantizmi kasaba hakkında konuşmaydı.
O mesele hakkında az önce Tom'la konuştum.
Tom konuyu değiştirmede ustadır.
Bu benim işim.
O konu tartışma için uygun değil.
Tom konuyu Mary ile tartışmaya çekindi.
Fadıl'ın ölümü gülünç bir konu değildi.