Examples of using "Spotykać" in a sentence and their turkish translations:
Ebeveynlerim Tom'u görmemi yasakladı.
Tom ve arkadaşları bir araya gelmeyi ve müzik çalmayı seviyor.
Tom, Mary'yi terk ettikten sonra John'la görüşmeye başladı.
Bu kadar çok ünlü insanlarla tanışabileceğimi bir an bile asla hayal etmedim.
Tekrar geç kalınca, onunla bir daha buluşmayacağımı söyledim.
Tom ve Mary lisede arkadaştı ve mezun olduktan birkaç yıl sonra çıkmaya başladılar.
Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur.