Examples of using "Minutę" in a sentence and their turkish translations:
Bir dakikam var.
Bir dakika içinde orada olacağız.
Dünya enayi ile dolu.
Bir dakika içinde doktor sizinle olacak.
- Otur da sakinleş biraz.
- Bir dakika otur da sakinleş.
Oğluna bir dakika beklemesini söyledi.
Bir dakika ile treni kaçırdım.
tam olarak bir dakika geçirmesi için bir kronometre var.
Bunu an be an hissedebiliyordum.
Bir dakika bekle. Sanırım onlarla gitmen gerekir.
Beni bekle. Bir ya da on dakika içinde orada olacağım.
Diğer türler sadece yanıp söner. Bunlar ise bir dakikaya kadar hiç durmadan parlayabilirler.
Bir dakikada elli kelime yazabilirim.
Bir dakika içinde seninle olacağım.