Examples of using "Będziemy" in a sentence and their turkish translations:
Hazır olacağız.
Burada olacağız.
Savaşacağız.
Biz acıkmış olacağız.
Biz seni bekliyor olacağız.
Biz zamanında varacak mıyız?
Dans edeceğiz.
Beklememiz gerekecek.
Biz her zaman arkadaş olacağız.
Biz ne yiyeceğiz?
Biz birlikte çalışacağız.
Ne zaman karaya çıkacağız?
Bir oğlumuz olacak.
Burada bekliyor olacağız.
Ne zaman yemek yiyeceğiz?
Bırakıldığımız yere göre medeniyetin doğuda olduğunu biliyorum.
Bunları çevirirken çok dikkatli olmalıyız.
Bir cevaba minnettar olurduk.
Kurtarılacağımızı düşünüyor musun?
Sonsuza dek birlikte olacağız.
Bir dakika içinde orada olacağız.
Yakında hepimiz birlikte olacağız.
Burada güvenli olacak mıyız?
Biz Tom'u özleyeceğiz.
Biz bütün öğleden sonra burada olacağız.
Yakında meşgul olacağız, değil mi?
Yarın misafirlerimiz olacak.
Hepimiz sizi özleyeceğiz.
Yakında evde olacağız.
Onları durdurmayacağız.
Sana ihtiyacımız olursa seni ararız.
Seninle bağlantıya geçeceğiz.
Seni özleyeceğiz, Tom.
Bir saat içinde döneceğiz.
Bundan böyle, görüşelim.
Sanırım burada güvenli olacağız.
Biz odayı sıcak tutacağız.
Saygısız yorumlara müsamaha gösterilmeyecektir.
Tom'u beklemek zorundayız.
Ancak, düz haritalar kullandığımız sürece projeksiyonların saçmalıklaını ele alacağız, şunu unutmayın:
Aynı yatağı ve evi paylaşacaktık,
Atlayacak mıyız? Yoksa inecek miyiz?
Başka bir savaş çıkarsa hepimiz öldürüleceğiz.
Başka birini düşünmek zorunda kalacağız.
Biz çok çalışmak zorunda kalmayacağız.
Tom ve ben seni bekleyeceğiz.
Bu odayı temizlemeye ihtiyacımız olacak.
Onların yeni albümünü birlikte dinleyeceğiz.
Bunu inşa ettikten sonra inanılmaz bir korunmanız olur.
Uyurken güzel bir çam kokusu alırsınız.
İçeri gireceksek ışık kaynağına ihtiyacımız olacak.
bir başarı dağı gibi düşünebilirsiniz.
ve biz zamanla onlara teşekkür edeceğiz.
ve her şeyi bilemeyeceğiz
Teröre bulaşan hiç kimseye müsamaha göstermeyeceğiz.
Tom, başımızın belaya gireceğinden korkuyorum.
Onun için zamanımız olmayabilir.
Yarın havanın iyi olacağını düşünüyor musun?
Biz bu gece çok uyumayacağız.
Korumaları asla geçemeyeceğiz.
Tom ve ben birbirimize destek oluyoruz.
Önümüzdeki haftadan itibaren yeni ders kitabını kullanacağız.
Üç saatten daha az sürede orada olacağız.
Bunu daha da fazla konuşmuyoruz.
Tom'a biraz daha zamana ihtiyacımız olacağını söyle.
Bunu yapabilip yapamayacağımızı merak ediyorum.
Bizim daha fazlasını yapmamız gerekebilir.
Söylediğin her şeyi dinleyeceğimize söz veriyorum.
Bir karar verebilmemizden önce tüm gerçekleri bilmeliyiz.
Sonra bunu yumuşak çalıların arasına sokacağız ve ateşimiz yanacak.
güvensizlik ve utanma duyguları yeniden ortaya çıkar
Önümüzdeki yıl ne kadar paraya ihtiyacımız olacağını hesaplayın.
Ben hâlâ arkadaş olabileceğimizi umuyordum.
Bugünkü videoda bunun nedenlerine bakacağız.
Akşam yemeği hazır, bu yüzden istediğimiz zaman yiyebiliriz.
"Şanslıysak belki bir gün" diye bir şey yok.
ve hızlı hareket edip zekice seçimler yapmazsak çok fazla dayanamayız.
Her halükârda, sadece yağmur durursa, sonra dışarı çıkabiliriz.
Hiç yardım olmadan bunu yapabilip yapamayacağımızı görelim.
Eve gitmeden önce yapacak çok daha fazla işimiz var
Ekonomi yakında toparlanmazsa kemerlerimizi sıkmak zorunda kalacağız.
Yarın yaklaşık olarak bu saatte Londra'da olacağız.
Artık ödeme yapılmazsa gelmeye devam edecekler mi?
Peki, ne yapacağız? Spekülatif mi iz süreceğiz yoksa sistematik mi?
Önümüzdeki yıl bu zamanda çok sıkı çalışıyor olacağız.
Hepimiz birbirimize destek olursak bunu bitirebiliriz.
Bugün bu konu hakkında konuşacağımızı asla düşünmedim.
Bu kaya duvarlar yolumuzu kapatıyor. Bu yüzden biraz dolaşacağız.
Eve gitmeden önce yapacak çok daha fazla işimiz var.
Tom'a pazartesi günü 2.30'a kadar Boston'da olacağımızı söyledim.
Bu kursta, daha çok bir yerli gibi konuşmanıza yardım ederek zaman geçireceğiz.
Bakın, bu büyük taşların altına bakmaya devam edeceğiz. Bunun altındakine bakın.
Bu el arabasını ve güzergâhı kullanırsak doğru yolda ilerlememizi sağlayacaklardır.
Bu karar sizin. Hangi yön bulma metodu bizi doğru tarafa yönlendirecek?