Examples of using "Mélyén" in a sentence and their turkish translations:
Botanik bahçelerde derin akıntılarda balık tutmaya giderdik.
yerin altına, okyanusun derinliklerine saklayabiliriz.
O, aslında iyi bir adam.
Bence Dünya'nın derinliklerinde daha fazla altın olmalı.
Ama gecenin derinliklerinde keşfedilmeyi bekleyen bir okyanus dolusu bulgu hâlâ var.
Genç kadın ölümcül bir hastalıkla cebelleşiyordu, kalbi umut doluydu.