Translation of "Arany" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Arany" in a sentence and their turkish translations:

Hallgatni arany.

Senin dinlemen gerekiyor.

Ez tiszta arany?

Bu saf altın mı?

Ez színtiszta arany?

Bu saf altın mı?

- Nem mind arany, ami fénylik.
- Nem minden arany, ami fénylik.

Her parlayan şey altın değildir.

Beszélni ezüst, hallgatni arany.

- Konuşma gümüştür ama susma altındır.
- Söz gümüşse sükût altındır.

Itt egy arany pénzdarab.

İşte altın bir sikke.

- Az arany nehezebb, mint a vas.
- Az arany nehezebb a vasnál.

- Altın demirden daha ağırdır.
- Altın, demirden daha ağırdır.

- Az arany nehezebb mint az ezüst.
- Az arany nehezebb az ezüstnél.

Altın gümüşten daha ağırdır.

- A nap ragyogott, mint az arany.
- A nap csillogott, mint az arany.

Güneş altın gibi parlıyordu.

- Kék és arany színű a zászlajuk.
- Kék és arany színű a zászlójuk.

Onların bayrağı mavi ve altındır.

Az arany ára naponta ingadozik.

Altın fiyatı günlük olarak dalgalanır.

Nem mind arany, ami fénylik.

Her parlayan şey altın değildir.

A hercegnő arany ruhát viselt.

Prenses altın bir elbise giydi.

Az arany ára minden nap változik.

Altının fiyatı günden güne değişiyor.

A vas keményebb, mint az arany.

Demir altından daha serttir.

Az arany ára biztosan emelkedni fog.

Altın fiyatının yükseleceği kesin.

A mellébe döfött egy arany szigonyt.

O, altın bir üç bacaklı zıpkınla onu bıçakladı.

Egy arany nyakláncot visel a nyakában.

O, boynuna altın bir kolye takıyor.

Vagy egy nagy arany glóbusz forgott benne,

veya dönen devasa bir altın küre varsa

Nem vagyunk csillagpor és nem vagyunk arany,

insan olarak değerli olmadığımızı

A vas sokkal hasznosabb, mint az arany.

Demir altından çok daha faydalıdır.

Az ezüst kevesebbe kerül, mint az arany.

Gümüş altından daha ucuza mal olur.

Melyik a nehezebb, az ólom vagy az arany?

Hangisi daha ağır, kurşun mu yoksa altın mı?

Búvárok bukkantak több száz spanyol arany pénzérmére Florida partjainál.

Dalgıçlar Florida sahili açıklarında binlerce İspanyol altın sikkesi buldu.

Azt gondolom, hogy biztosan sok arany van a Föld mélyén.

Bence Dünya'nın derinliklerinde daha fazla altın olmalı.

Van a világon egy aranyszabály: akié az arany, az hozza a szabályokat.

Dünya bir altın kuralı takip eder: Parayı veren düdüğü çalar.