Examples of using "Hasznot" in a sentence and their turkish translations:
daha fazla kâr edersiniz.
O iyilikten çok kötülük yapar.
Başkan olmasından fayda sağlayan büyük şirketler tarafından ona yetki veriliyor
Ondan kim yararlandı?
Bundan kim yararlanıyor?
Tom yeni bir restoran açtı ama o ilk on iki ayda kar etmedi
O mevkideki bir kitapçı hayatta kalmak için yeterli para para kazanmaz.