Examples of using "Wahrnehmen" in a sentence and their turkish translations:
Şansımı deneyeceğim.
Atlar korkuyu hissedebilir.
Görmek, hissetmek, düşünmek, sevmek, nefret etmek; bütün bunlar algılamaktan başka bir şey değildir.
Termal kameralar algıladıkları şeyi bize gösteriyor. Yavrunun yüzgecindeki sıcak kan.
Hislerinden asla şüphe etme! Sen paranoyak değilsin! Vücudun kötü titreşimleri algılayabilir. Eğer içinde derin bir yerlerde bir ses sana, bir kişi veya durumun yanlış olduğunu söylüyorsa, o zaman o sese güven!