Examples of using "Veränderungen" in a sentence and their turkish translations:
Bir sürü değişime ihtiyacımız var.
Ekonomik değişime ve çevresel değişime ihtiyacımız var.
Değişiklikler çabuk geldi.
Birkaç değişiklik yaptım.
Ülkedeki değişimler kaçınılmazdır.
Bu çevrede değişiklikler yapmamız gerekir.
Tom birkaç değişiklik fark etti.
Gelecek, değişimlerin içinden doğar.
Tom değişimi sevmiyor.
Bu değişikliklerin en önemli anahtarı nöroplastisitedir.
ve kimyasal değişimler, kısa süreli hafızayı destekleyecektir.
Sert ve dramatik bir değişimle karşı karşıyayız biliyoruz.
İnsanlar bazen değişmeye karşı koyandır.
beynin fiziksel yapısındaki değişiklikler gibi
Bu tür değişiklikler sanatçının el çabukluğundan daha fazla bir şey değildir.
Zeka, değişikliklere uyum sağlama yeteneğidir.
Yapmak istediğimiz değişikler, sadece hayal ederek gerçekleştirilemez.
Dünya'nın yağmur ormanlarında güneşin batmasıyla değişim tetiklenir.
Ama bazı hayvanlar için değişime ayak uydurmak zor.
25 yaş kadar küçük olduğunuzda, yaklaşık ergenlikten hemen sonra,
Eğer bir şey değişirse, biz vakit kaybetmeden bunu bildireceğiz.
Bu sistem nihayetinde erkler ayrılığını öyle oturtmuştu ki sistemde
O, yaşayan türlerin en güçlüsü değil, en zekisi değil fakat değişmek için en duyarlı olanıdır.
Bütün değişiklikler, hatta nadiren olanlar dahi, hüzne sebep olur. Çünkü geride bıraktığımız her şeyde bir parçamız vardır. Yeni bir başlangıç yapmadan önce, öncekilerle vedalaşmamız gerekir.