Examples of using "Zukunft" in a sentence and their turkish translations:
Mazisiz gelecek olmaz.
Senin bir geleceğin var.
Geleceğin hakkında düşün.
Çocuklar bizim geleceğimiz.
Gelecekten misiniz?
Benim bir geleceğim yok.
Hiç kimse geleceği bilmiyor.
- Zaman yolculuğunda gelecek yoktur.
- Zaman yolculuğunda gelecek kavramı yoktur.
Gelecek Allah'a ait.
Geleceğe bak.
Çocuklar bizim geleceğimiz.
Yarınımız yok.
Gelecekten korkma!
Bu bizim geleceğimiz.
Geleceğe bak!
Gelecek kimseye ait değildir.
Gerçekten geleceği tahmin edebilir misin?
Biz geleceğin hakkında endişe duyuyoruz.
Geleceğin hakkında düşünmelisin.
Gelecek hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Latince geleceğin dilidir!
Bu, bir gelecek vizyonu olabilir mi?
Geleceğimizi kurtarmamız lazım
Parlak bir geleceğin var.
Onun işinde gelecek yok.
Ben gelecekten geliyorum.
Geleceği bilmek ister misin?
Geleceğin birçok adı vardır.
Hiç kimse geleceği önceden bilemez.
Senin geleceğin bugün başlıyor.
Tom gelecekten geldi.
Tom geleceği değiştirmek zorunda kaldı.
Tom geleceğini düşünüyor.
Geleceği önceden haber verebilir misin?
- Geleceği umurumda değil.
- Geleceğimi umursamıyorum.
Mary geleceği haber verebilir.
Gelecek çok belirsizdir.
Sanal gerçeklik gelecek.
Kimse geleceği öngöremez.
Biz gelecek için bulundurmalıyız.
Gelecekte ne olacağını kimse bilmiyor.
Geleceğimden endişe ediyorum.
Geleceğin iyi göründüğünü düşünüyorum.
aheste aheste bahsetmiş olmalı.
O, geleceği hakkında endişelidir.
Parlak bir gelecek onun önünde uzanıyor.
Her zaman geleceğe bakıyor.
Daha iyi bir gelecek hayal ediyoruz.
Tom asla geleceği düşünmedi.
Brezilya geleceğin ülkesidir.
Gelecekle ilgili ne düşünüyorsunuz?
Tom geleceği hakkında endişeli.
Tom geleceği hakkında güvensiz hissediyor.
Gelecek daha öncesinden daha iyiydi.
Bilimsiz gelecek yoktur.
Gelecekte bir dişçi olmak istiyorum.
Gelecek hiç daha parlak görünmedi.
Gelecekten korkuyor musun?
Daha iyi bir gelecek için dua ediyorum.
Geleceğimi hayal ediyordum.
Gelecekte daha iyisini yapmak için çalış.
Gelecek hakkında bu kadar karamsar olma.
Gelecek çok umutsuz görünüyor.
- Almanya'nın geleceği iyi ellerde.
- Almanya'nın geleceği emin ellerde.
Gelecek hakkında düşündüm.
Geçmişsiz gelecek yoktur.
Umut olmayan gelecek yoktur.
Gelecek herhangi bir anda başlayabilir.
Gelecek, değişimlerin içinden doğar.
Gelecek ne getirir, kimse bilemez.
- Gelecekte ne olacağını hiç kimse bilmiyor.
- Gelecekte ne olacağını kimse bilmiyor.
- Gelecekte ne olacağını kimse bilmez.
Gelecek için hazırlanmalısın.
Gelecek hiç umurumda değil.
Sanırım gelecek hakkında düşünmelisin.
geleceklerinde ne yattığını tahmin etmek imkânsızlaşıyor.
Yavrularının geleceğiyse... ...çok daha belirsiz.
Gelecekte ne olacağını asla söyleyemezsin.
Senin geleceğin hakkında ciddi bir konuşma yapalım.
Eğitim geleceğe yatırımdır.
Onun önünde büyük bir gelecek uzanıyor.
O, parlak bir geleceğe sahiptir.
Japonya'nın gelecek için beklentileri kasvetli görünüyor.
O önünde parlak bir geleceğe sahip.
İnsanlığın geleceğinden korkuyorum.
O, geleceği hakkında belirsizdir.
Geleceği hakkında endişeleniyor.
Tom'un aydınlık bir geleceği var.