Examples of using "Müssen" in a sentence and their turkish translations:
Başlamak zorundayız.
Bunu durdurmalıyız.
- Bizim konuşmamız gerekiyor.
- Biz konuşmak zorundayız.
- Biz konuşmalıyız.
Ovalayın, rahatlayın
- Beklemek ve görmek zorunda kalacaksınız.
- Beklemeniz ve görmeniz gerekecek.
Onu bulmalıyız.
Biz hemen başlamalıyız.
Derhal başlamalıyız.
Biz sakin olmalıyız.
Biz erken çıkmalıyız.
Dikkatli olmalıyız.
Acele etmeliyiz.
Şimdi gitmeliyiz.
Gitmek zorunda kalacaksın.
Biz hemen terk etmeliyiz.
Derhal ameliyat etmek zorundayız.
Dikkatli olmalıyız.
Onu değiştirmek zorundayız.
Daha fazla yapmamız gerekiyor.
Biz erken ayrılmak zorundayız.
Tom'u durdurmak zorundayız.
Ona yardım etmeliyiz.
Çabuk hareket etmeliyiz.
- Beklemek ve görmek zorunda kalacaksınız.
- Beklemeniz ve görmeniz gerekecek.
Biz hemen başlamalıyız.
Onu birlikte yapmak zorundayız.
Birlikte çalışmak zorundayız,
Kutlamalıyız.
Gitmeliyiz.
Gitmek zorunda mıyız?
Çocuklar oyun oynamalı.
- Kazanmalıyız.
- Kazanmamız gerekiyor.
Konuşmalıyız.
Birlikte çalışmalıyız.
Birlikte kenetlenmeye ihtiyacımız var.
Kaçmamız gerekiyor.
Beklemek zorundayız.
Durmak zorundayız.
Yemek zorundayız.
Hareket etmeliyiz.
- Devam etmeliyiz.
- Devam etmek zorundayız.
- Devam etmemiz gerekiyor.
Başlamalıyız.
Bir arada kalmamız gerek.
Ebeveynlerin birbirleriyle işbirliği yapması gerekir.
- Siz geri gitmek zorundasınız.
- Siz geri gitmelisiniz.
Biz çalışmak zorundayız.
- Gelmeniz gerekiyor.
- Gelmelisiniz.
- Sizin gelmeniz gerekiyor.
- Siz gelmelisiniz.
Başlamak zorundayız.
Tasarruf etmeliyiz.
Saldırmalıyız.
İtaat etmeliyiz.
Koşmalıyız.
Atların et yemeleri gerekir.
- Dönmelisin.
- Geri dönmelisin.
Dikkat etmemiz gerekiyor.
Biz çalışmaya devam etmek zorundayız.
Biz yeni bir başlangıç yapmalıyız.
Tom beklemek zorunda kalacak.
- Her diğerine yardım etmeliyiz.
- Biz birbirimize yardım etmeliyiz.
- Birbirimize yardım etmeliyiz.
Daha fazla ödemeye hazırlıklı olmalılar.
- Bir karar almak zorundayız.
- Karar vermemiz gerek.
Seninle konuşmamız gerekiyor.
Peşin ödemek zorundasın.
Daha dikkatli olmalıyız.
Biz aile geleneklerini korumalıyız.
Bunu derhal yapmam gerekiyor.
Biz şekersiz yapmak zorundayız.
Askerler komutanlarına itaat etmeliler.
Tom'a söylemek zorundayız.
Toplantıyı iptal etmemiz gerekiyor.
Tom bunu yapmak zorunda kalacak.
Yenilenebilir enerji kaynaklarımızı geliştirmeliyiz.
ve kabul etmeliyiz ki
Bunu değiştirmek zorundayız.
Kuzey Sibirya'da eriyen kar suyuyla
Acele etmeliyiz.
Bu aşağı iniş güzergâhımız olacak.