Translation of "Kam" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Kam" in a sentence and their turkish translations:

- Sie kam.
- Er kam.

Geldi.

- Es kam niemand.
- Niemand kam.
- Es kam keiner.

Kimse gelmedi.

Er kam.

Geldi.

Tom kam.

Tom geldi.

Sie kam.

- Geldi.
- O geldi.

Kam jemand?

Kimse geldi mi?

- Tom kam rein.
- Tom kam nach drinnen.

Tom içeriye geldi.

- Der Doktor kam sofort.
- Die Ärztin kam sofort.

Doktor hemen geldi.

- Der Junge kam angerannt.
- Der Junge kam angelaufen.

Çocuk koşarak geldi.

- Betty kam als Letzte.
- Betty kam als letzte.

Betty sonuncu geldi.

- Er kam rechtzeitig an.
- Er kam pünktlich an.

O zamanında geldi.

Großer Bruder kam

ağabey fenalık geldi

Endlich kam er.

Sonunda, geldi.

Er kam angelaufen.

O, koşarak geldi.

Sie kam allein.

O tek başına geldi.

Er kam persönlich.

O bizzat geldi.

Tom kam allein.

Tom kendi başına geldi.

Maria kam allein.

Mary tek başına geldi.

Er kam schnell.

O hızla geldi.

Tom kam hinterher.

Tom izledi.

Herr Smith kam.

Bay Smith geldi.

Sie kam unangemeldet.

O, habersiz geldi.

Sie kam nie.

O hiç gelmedi.

Er kam nie.

O gelmedi.

Tom kam vorbei.

Tom ziyaret etti.

Tom kam näher.

Tom yakınlaştı.

Tom kam früh.

Tom erken geldi.

Tom kam hierher.

Tom buraya geldi.

Tom kam rein.

Tom içeri girdi.

Tom kam gestern.

Dün Tom geldi.

Jemand kam herein.

Birisi içeri geldi.

Der Winter kam.

Kış bitti.

Sie kam angelaufen.

O koşarak geldi.

Tom kam vorbereitet.

Tom hazırlanmış geldi.

Mary kam herein.

Mary içeri geldi.

Tom kam angerannt.

Tom koşarak geldi.

- Es kam immer näher.
- Es kam näher und näher.

O gittikçe daha yakına taşındı.

- Sie kam ins Zimmer.
- Sie kam in das Zimmer.

O, odaya gitti.

- Tom kam zur Hilfe.
- Tom kam, um zu helfen.

Tom yardım etmek için geldi.

- Es ist niemand gekommen.
- Es kam niemand.
- Niemand kam.

Hiç kimse gelmedi.

- Er kam von Süden.
- Er kam aus dem Süden.

- O güneyden geldi.
- Güneyden geldi.

- Tom kam mich abholen.
- Tom kam, um mich abzuholen.

Tom beni almaya geldi.

- Niemand kam mir zur Hilfe.
- Niemand kam mir zu Hilfe.
- Niemand kam, um mir zu helfen.

Bana yardım etmek için hiç kimse gelmedi.

- Der Zug kam pünktlich an.
- Der Zug kam fahrplanmäßig an.

Tren zamanında geldi.

- Er kam todmüde nach Hause.
- Er kam hundemüde nach Hause.

O yorgun argın eve geldi.

Und kam nicht zurück.

O yuvaya bir daha dönmedi.

Er kam immer näher.

Gelmeye devam etti.

Linda kam ins Gebäude.

Linda binaya geldi.

Sie kam mich besuchen.

O beni görmeye geldi.

Er kam gleich zurück.

O hemen geri döndü.

Niemand kam zur Party.

Kimse partiye gelmedi.

Tom kam gerade rechtzeitig.

Tom tam zamanında geldi.

Dann kam König Herodes.

Sonra Kral Herod geldi.

Der Junge kam zurück.

Çocuk geri döndü.

Er kam bald zurück.

O kısa süre sonra geri geldi.

Er kam wieder hierher.

O tekrar buraya geldi.

Er kam wohlbehalten an.

O güvenle ulaştı.

Er kam zu schnell.

O çok hızlı geldi.

Er kam wirklich schnell.

O gerçekten hızlı geldi.

Jane kam zuerst an.

İlk gelen Jane'di.

Hier herauf kam niemand.

Hiç kimse buraya gelmedi.

Tom kam nach Hause.

Tom eve vardı.

Tom kam zu früh.

Tom çok erken geldi.

Tom kam zu spät.

Tom çok geç kalmıştı.

Der Junge kam angelaufen.

Oğlan koşarak geldi.

Schließlich kam sie nicht.

Sonuç olarak o gelmedi.

Er kam zu mir.

O beni görmeye geldi.

Mir kam eine Idee.

Aklıma bir fikir geldi.

Tom kam nicht zurück.

Tom geri gelmedi.

Tom kam früh an.

Tom erken geldi.

Tom kam wohlbehalten an.

Tom güvenle geldi.

Tom kam Montagmorgen zurück.

Tom Pazartesi sabahı geri döndü.

Er kam als Erster.

O önce geldi.

Tom kam als Letzter.

Tom sonuncu geldi.

Tom kam nach oben.

Tom üst kata geldi.

Liisa kam zu spät.

Liisa çok geç geldi.

Liisa kam zu früh.

Liisa çok erken geldi.

Tom kam dem nahe.

Tom yaklaştı.

Tom kam ganz durcheinander.

Tom'un kafası karıştı.

Er kam spät an.

O geç geldi.

Tom kam zum Spielen.

Tom oynamaya geldi.

Tom kam vorhin vorbei.

Tom daha erken geldi.

Tom kam zuerst an.

- Tom ilk geldi.
- Tom ilk olarak geldi.

Ich kam wegen Tom.

Tom'dan dolayı geldim.

Der Affe kam herunter.

Maymun indi.

Niemand kam zu Schaden.

Kimse yaralanmadı.

Mein Freund kam an.

Arkadaşım geldi.

Wann kam er her?

- O buraya ne zaman geldi?
- Buraya ne zaman geldi?