Examples of using "Unerwarteten" in a sentence and their turkish translations:
Beklenmedik ziyaretçilerimiz vardı.
Bu beklenmedik sonuçlara yol açtı.
Tom, Mary'den beklenmedik bir ziyaret aldi.
Beklenmedik bir saldırıya karşı savunma yoktur.
Mücevher beklenmedik bir yerde bulundu.
Gezimiz sırasında beklenmedik olaylarımız olmadı.
Biraz şans bazen beklenmedik bir başarıya götürür.