Examples of using "Bekam" in a sentence and their turkish translations:
O beni ürpertti.
O bir D aldı.
Bunalıma girdim.
Tom bir şey almadı.
Tom'un sahne korkusu var.
Tom yardım aldı.
Leyla yardım aldı.
İkramiyemi aldım.
O ödülü aldı.
Gözleri büyüdü.
Onun yanakları kızardı.
Dizlerimde halsizlik hissettim.
Tom bir çağrı aldı.
Tom bir A aldı.
Tom bir sıcak çarpması geçirdi.
- Onun yanakları kızardı.
- Onun yanakları kırmızıya döndü.
Tom doğum günü için üç hediye aldı.
Gözlerim genişledi.
Leyla nefes alamadı.
Tom özel tedavi aldı.
Çocuk ellerini kirletti.
O bileti ücretsiz aldı.
O istediğini aldı.
- Hak ettiğini aldı.
- Hak ettiğini buldu.
Tom istediği şeye sahip.
Tom'un ağzı kurudu.
Mary aniden kontrolsüzce ağlamaya başladı.
Belirsiz bir cevap elde etti.
Tom hak ettiğini aldı.
O, işi almadı.
- Elim güzeldi.
- Bahtım açıktı.
O ona acıdı.
- Çifte bir oğul doğdu.
- Çiftin bir oğlu oldu.
ilk profesyonel seçmeme katıldım.
Steve Jane'den bir mektup aldı.
Ona telefonla ulaşamadım.
O kötü bir dişini çektirdi.
Bu sabah çok sayıda posta aldım.
Tom hastaneden bir telefon çağrısı aldı.
Tom'un bahçıvan olarak yarı zamanlı işi var.
Tom Mary'den bir mektup aldı.
Tom son kek parçasını aldı.
Tom çok genç kel oldu.
Tom'un gözleri şaşkınlıkla açıldı.
Tom Mary'den bir çağrı aldı.
Tom tereddüte düşmüş ve korkmuştu.
Tom, Mary'den beklenmedik bir ziyaret aldi.
Tom korktu.
Sonrasında Asperger sendromu, obsesif kompülsif bozukluk
Geri kalan kişinin ise başı beladan hiç kurtulmadı
Ondan kitabı geri aldım.
Üç kızdan her biri bir ödül aldı.
O, bankadan bir kredi aldı.
Oldukça genç yaşta kelleşmeye başladı.
Bebek için bir top aldım.
Geçen hafta yeni bir dövme yaptırdım.
Tom öfkelendi.
- Tom layığını buldu.
- Tom tamamen hak ettiğini aldı.
Tom bankadan kredi aldı.
Mary oğlundan güzel çiçekler aldı.
O bir 100 metre yarışında birincilik ödülünü aldı.
Erkek kardeşim benden daha fazla Noel hediyesi aldı.
Kız kardeşim benden daha fazla Noel hediyesi aldı.
Tom aldığı cezayı hak etti.
Mary madalyasını aldığında ağladı.
Bilgilerin yarısına ulaşamıyordum.
Neyse, işi almadım.
O, topu aldı.
Ormanda yaşarken sıtmaya yakalanmış.
Tom korktu.
Bugün okuldan arandım.
Tom elektrikli sandalyede idam edildi.
Yüzerken bacağıma bir kramp girdi.
Korktum.
Polis, ondan önemli bir bilgi aldı.
Tom bir cevap almadı.
Keskin ağızlı bir bıçak aldım.
Tom bu sabah Mary'den bir mektup aldı.
Tom güneş yanığı oldu.
Aldığım cezayı hak etmedim.
Tom hız için para cezasına çarptırıldı.
En sonunda hastaneye götürülüp doğru panzehir verilince,
İşte o zaman yuvasını terk etti ve çok korktu.
O, işi aldı.
İş için müracaat etti ve onu aldı.
Dün eski bir dosttan bir mektup aldım.
Kimin arabasının yoldan çıktığını öğrendim.
Tom eğitimi ve tecrübesi ile orantılı bir iş bulmuştu.
Tom Mary'den aldığı mektubu yırttı.
Saçını süpürge etti, bir teşekkür bile görmedi.
O, yarışmayı kazandığı için bir ödül aldı.
Dişlerini fırçalamaya özen göstermediği için onun çürük dişleri var.
O, gelen kutusunda penis büyütmeyle ilgili bir reklam aldı.
Sadece korktum.
Tom bir iş için başvurdu ve onu aldı.