Translation of "Stationner" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Stationner" in a sentence and their turkish translations:

Vous pouvez stationner ici.

Buraya park edebilirsin.

- Tu n'es pas autorisé à stationner là.
- Vous n'êtes pas autorisés à stationner là.

- Oraya park edemezsin.
- Oraya park etmene izin verilmez.

Il est interdit de stationner ici.

Burada parketme yasaktır.

Tu n'es pas autorisé à stationner là.

- Buraya park edemezsin.
- Buraya park edemezsiniz.

J'ai dû stationner ma voiture à un autre endroit.

- Arabamı başka bir yere park etmiş olmalıyım.
- Arabamı başka yere park etmiş olmalıyım.

Une voiture smart peut toujours trouver une place pour stationner.

Bir akıllı araba her zaman park edecek bir yer bulabilir.

Combien Tom a-t-il dû payer pour stationner sur le parking?

Tom otopark için ne kadar para ödemeli?

- Vous ne pouvez garer votre véhicule ici.
- Tu ne peux pas stationner ta voiture ici.

- Arabanızı buraya park edemezsiniz.
- Arabanı buraya park edemezsin.