Examples of using "Autorisés" in a sentence and their turkish translations:
Evcil hayvanlara izin verilir.
İki dilli sözlüklere izin verilir.
Konuşmamıza izin verilmedi.
Sigara içmeye ve içki içmeye izin verilmez.
Burada ziyaretçilere izin verilmez.
Noel kutlamamıza asla izin verilmedi.
Burada Fransızca konuşmanıza izin verilmiyor.
Benim apartmanımda köpeklere izin verilmez.
Bu otelde köpeklere izin verilmez.
Polis memurlarının görevdeyken içki içmelerine izin verilmemektedir.
Ziyaretçiler hayvanları besleyemez.
Halen birçok ülkede fiziksel cezaya izin verilmektedir.
Burada yüzmemize izin verildiğinden emin misin?
Yalnızca kulüp üyeleri bu odayı kullanma hakkına sahiptir.
- Yaşadığım apartman binasında evcil hayvanlara izin verilmez.
- Yaşadığım apartmanda hayvan beslemek yasak.
Asansörü kullanabilir miyiz?
- Oraya park edemezsin.
- Oraya park etmene izin verilmez.
Onu yapmamıza izin verilmiyor.
- Burada fotoğraf çekebilir miyiz?
- Burada fotoğraf çekmek için iznimiz var mı?
Çalışanların Olimpiyatları izlemesi yasaktır.
Bence istediğimiz yere gitmemize izin verilmeli.
Bu odaya giremezsin.
Oraya giremezsin.
Bu odayı terk edemezsin.
Artık konuşmana izin verilmiyor.
Burada yüzmemen gerekiyor.
Bu odayı terk edemezsin.
Bu binaya köpek getirmenize izin verilmez.