Translation of "Photographier" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Photographier" in a sentence and their turkish translations:

Laisse-moi te photographier.

İzin ver senin fotoğrafını çekeyim.

J'ai subitement retrouvé l'énergie de filmer et photographier.

Birden tekrar fotoğraf ve film çekmek için enerjim olduğunu fark ettim.

Photographier la beauté et la complexité de ce monde,

Bu dünyanın güzelliğini ve karmaşıklığını fotoğraflamak

Le travail de Clyde Tombaugh consistait à photographier à chaque fois un petit bout du ciel étoilé. Il devait ensuite examiner et comparer soigneusement les photos afin de repérer un point lumineux mobile non identifié qui pourrait être une planète.

Clyde Tombaugh'ın işi bir seferde gece gökyüzünün küçük bir parçasını fotoğraflamaktı . Daha sonra bir gezegen olabilecek bir ışığın tanımlanamayan hareket eden noktasını tespit etmek amacıyla fotoğrafları dikkatlice incelemek ve karşılaştırmak zorunda kaldı.