Examples of using "Chaque" in a sentence and their turkish translations:
Her bir kusur, her bir yenilgi
Her odayı arayın.
Her kelimeyi yazın.
Günün her dakikasında ağrı çekiyorum.
Her insan sayar.
Her dolar yardım eder.
Her detay önemli.
Her insan biriciktir.
Onu her hafta yaparlar.
Bunun her dakikasından zevk aldım.
Her gün egzersiz yapınız.
Her sayfa bir maceradır.
- Benden sonra her cümleyi tekrar et.
- Benden sonra her cümleyi tekrar edin.
Her avantajın dezavantajı vardır.
her filminde gülerdi
O her hafta bana yazar.
- Her söz anlamlıdır.
- Her sözcük anlamlıdır.
Her sabah seni arayacağım.
Her gün İngilizce öğreniyorum.
Her sözü duydum.
Tom her gün yüzmeye gider.
Her gün farklıdır.
Her sefer farklıydı.
Her fırsattan yararlanın.
Her gün bunu düşünüyorum.
Her akşam orada yerim.
Her gün ağlarım.
Her hata beni güçlendirdi.
Her hata beni daha güçlü yaptı.
Her gece rüya görürüm.
Tom her gece beni arar.
Her hareket acı verici.
Her şey için bir yer ve her şey yerinin içinde.
Her yıl grip olurum.
Her sabah güzeldir. Çünkü her sabah bir başlangiçtir.
Her bir yarasa her gece vücut ağırlığı kadar kan içebilir.
Biz her okulu açık ve her öğretmeni işinde tutmalıyız.
Her yemekten sonra bu ilacı al.
Her bir yerimi seviyorum.
beni her defasında sarsıyor.
son sayımda yedi buçuk milyar.
veya destekleyici çerçeve sunmalıyız.
gün geçtikçe ucuzluyor.
bozuk olan her düzene karşıydı
O, her teklifi geri çevirdi.
Herkesin bir ederi var.
Herkesin kendi karakteri var.
Her gün yüzeceğim.
Bunu her gün yapar mısın?
O, her gece onu arar.
- Her sabah kahvaltı yaparım.
- Ben her sabah kahvaltı yaparım.
O, her sabah onu selamlar.
Her derdin bir devası vardır.
Fiyatlar her gün yükseliyor.
O neredeyse her gün ağlıyor.
Her gün buraya gelirim.
Her gün buraya geliyor musun?
Biz her gün yakınlaştık.
Her gün çalışacağım.
Her kuruşuna değdi.
Yaptığımız her eylem,
- Her gün İngilizce konuşurum.
- Her gün İngilizce konuşuyorum.
Her hafta balığa gider.
Her çocuğun bir bisikleti vardır.
Her öğrencinin kilitli bir dolabı var.
Her mevcut araba kullanılıyor.
Her gün Tom'a denk gelirim.
Biz her yıl Noel'i kutlarız.
Buraya her gece gelir misin?
- Her günün bir neticesi vardır.
- Her günün bir devamı vardır.
Her din cinayeti yasaklar.
O nehir her yıl taşar.
Her derde deva.
Her şeyin bir sebebi var.
Bunu her gün yapıyor musunuz?
Her suç cezalandırılmalı.
Bu, her yaz olan bir şeydi.
Her insan bir dünyadır.
Ben her gece duş alırım.
Her oyunu kazanmaya çalışalım.
Her dakika bir hediyedir.
Her yaşın kendi güzelliği var.
O, ona her hafta yazar.
O her fırsatı kendi çıkarına kullandı.
Onun her dakikasını sevdim.
Her dezavantajın avantajı vardır.
Her zorluk bir fırsattır.
Tom her sabah tıraş olur.