Translation of "Nécessité" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Nécessité" in a sentence and their turkish translations:

J'y suis allé par nécessité.

Oraya gitmem gerektiği için gittim.

Une nécessité pour la survie mondiale

bireysel ayrıcalığımıza bir tehdit olarak değil de

Il est guidé par la nécessité.

Var olmasını sağlayan şey gerekliliktir.

La nécessité est mère de l'industrie.

İstek sanayinin kaynağıdır.

La nécessité est mère de l'invention.

- İcat, ihtiyaçtan doğar.
- Bütün icatlar ihtiyaçtan doğar.
- İhtiyaç icadın anasıdır.

Déplacer le mobilier a nécessité beaucoup d'énergie.

Mobilyayı taşımak çok enerji aldı.

Le désir émerge entre nécessité et demande.

Arzu ihtiyaç ve talep arasından çıkar.

L'art n'est pas un luxe, mais une nécessité.

Sanat bir lüks değil fakat bir gerekliliktir.

Sa femme a pris un travail par nécessité.

Karısı zorunluluktan dolayı işe başlamıştır.

Pensons-nous que l'art est un luxe ou une nécessité ?

Sanatı lüks mü yoksa ihtiyaç olarak mı görüyoruz?

Il est entré et a raconté l'histoire de la « nécessité militaire ».

Mahkemeye gitti ve "askeri gereklilikler" hikayesini anlattı

Je veux souligner la nécessité de le faire faire à temps.

Ben bunu zamanında yaptırmak için ihtiyacı vurgulamak istiyorum.

Être au moins bilingue est une nécessité dans le monde d'aujourd'hui.

En azından iki dil bilmek bugünün dünyasında bir zorunluluk.

C'est-à-dire la nécessité d'aller dans une agence. Savez-vous ce qu'ils font dans ce cas?

yani bir dala çıkmaları gerekiyor. Bu durumda ne yapıyorlar biliyor musunuz?