Translation of "Limiter" in Turkish

Limiter. Limiter à ce qui est nécessaire.

Sınırla. Mümkün olabildiğince sınırla.

- Pourquoi te limiter à un seul ?
- Pourquoi vous limiter à un seul ?

Neden kendinizi sadece bir taneyle sınırlıyorsunuz?

Vous devez limiter la consommation d'alcool.

Alkolden uzak durmalısınız.

limiter leur pollution, et mener la lutte.

kirliliklerini kontrol altına alıp savaşa önderlik etmeleri gerekiyor.

Tout comme nous pouvons limiter les autres,

Başkalarına limit koyabildiğimiz gibi

Veuillez limiter votre présentation à trente minutes.

Lütfen sunumunuzu 30 dakika ile sınırlayın.

Afin de limiter les opportunités de transmission,

iletişim fırsatlarını sınırlamak için,

limiter ça seulement pour des raisons urgentes.

Sadece acil durumlarda seyahat edin.

Je dirais : limiter vos interactions face à face.

Yüz yüze etkileşimlerinizi sınırlayın diyebilirim.

Et limiter vos rendez-vous dans la sphère publique.

Ve kamusal alana katılımınızı sınırlayın.

Ne vise à limiter le réchauffement climatique que de deux degrés Celsius.

küresel ısınmayı 2 santigrat derece ile sınırlandırmayı hedefliyordu,

Qualifier une parole de parole haineuse est un moyen de limiter la liberté d'expression par la pression sociale.

Nefret söylemi olarak etiketleme konuşma sosyal baskı vasıtasıyla ifade özgürlüğünü sınırlamak için bir yoldur.