Examples of using "Laissa" in a sentence and their turkish translations:
Onu düşürdü.
Kız kuşu azat etti.
O onu düşünceli bıraktı.
Brian kapıyı açık bıraktı.
Bana bir not bıraktı.
Ona iki satır yazdı.
Pencereyi açık bıraktı.
Öğretmen onun eve gitmesine izin verdi.
Şaşkınlık beni konuşmamdan mahrum etti.
Adam büyük bir çığlık attı.
Odadan çıkmama izin verdi.
Tom Mary'ye bir not bıraktı.
Yağmur kara dönüştü.
Damat gelini sunakta dururken bıraktı.
Babam onunla evlenmeme izin vermedi.
Dan Linda'yı parasız bıraktı.
Tom Mary'nin erken ayrılması için izin verdi.
O onun gitmesine izin verdi.
Gitmesine izin verdi.
Tom çok fazla konuştu ve sırrı ağzından kaçırdı.
O bana daktilosunu kullanmama izin verdi.
Kızına büyük bir servet bıraktı.
O her şeye açık bir kişi izlenimi bıraktı.
O, kupayı düşürdü ve kırdı.
Anahtarları bana bıraktı.
Köpeğinin alanda özgürce koşmasına izin verdi.
Yara kolumda bir iz bıraktı.
Yara kolunda bir iz bıraktı.
Tom gitmemize izin verdi.
Bana bir not bıraktı.
Aşı kolumda komik küçük bir iz bıraktı.
Tom meseleyi tamamen Mary'ye bıraktı.
O, pencereyi açık bıraktı.
O, evliliğinde her şeyin iyi olmadığını ima etti.
O, doğal olarak faturayı ona ödetti.
O bana yardım etmeye söz verdi ama son dakikada beni hayal kırıklığına uğrattı.
Gitmeme izin verdi.
Gitmeme izin verdi.
- Gitmeme izin verdi.
- O, gitmeme izin verdi.
O kutuyu korumasız bıraktı.
O, anahtarlarını arabada bıraktı.
O, anahtarlarını arabada bıraktı.
Kalemini bıraktı ve sandalyesine yaslandı.
O merakına yenik düştü.
Babam bana büyük bir miras bıraktı.
Tom köpeğini evde bıraktı.
Tom çocuklarını evde bıraktı.
O, kitabı masaya bıraktı.
Gitmemize izin verdi.
O, köpeği bahçede serbest bıraktı.
İki gün sonra, Waterloo'da Napolyon, savaşın taktiksel idaresinin çoğunu
O, kafesi açtı ve kuşu dışarı bıraktı.
Telefonu açıkça çalmasına rağmen, Tom onu masada bıraktı ve ona cevap vermedi.
O, onu daha zengin bir adam için terk etti.
O, daha genç bir adam için onu terk etti.
Onun bir ahmak olduğunu düşündüğü için o onu boşadı.