Translation of "Carcasse" in Turkish

Peut-être une carcasse.

Belki bir leş falandır.

Une carcasse, c'est bon pour survivre.

Leşler hayatta kalmakta işe yarar.

Chut ! Une carcasse, c'est bon pour survivre.

Yavaşça ve sessiz! Leşler hayatta kalmakta işe yarar.

Il se dirige vers la carcasse, là-bas. Vous voyez ?

Aradığı şey şurada, leşi görüyorsunuz, değil mi?

On doit trouver un moyen d'utiliser cette carcasse pour se faire un meilleur repas.

Pekâlâ, kendimize daha iyi bir yemek bulmak için bu leşi kullanmanın yolunu bulmalıyız.

Assez sensible pour sentir une carcasse à deux mètres sous la neige. Voir un carcajou est rare.

Karın iki metre altında kalmış bir leşin kokusunu alacak kadar. Volverinlere çok nadir rastlanır.