Examples of using "écrasés" in a sentence and their turkish translations:
Onlar çarptı.
Bu, yaşayan balıklar için ya boğulmak demek ya da ölümüne ezilmek.
Pazar ve devlet arasında kendimizi ezilmiş hissettiğimiz zaman
garibanların nasıl ezildiğini anlatan bir filmdi aslında