Examples of using "Saapuivat" in a sentence and their turkish translations:
Hemen hemen herkes zamanında geldi.
- Onlar uygunsuz bir zamanda geldiler.
- Onlar uygunsuz bir vakitte geldiler.
Onların hepsi geç geldi.
Fırtınadan dolayı geç vardılar.
Onlar aynı anda Paris'e vardılar.
İstasyona vardığında tren çoktan ayrılmıştı.
Atalarımız 150 yıl önce bu ülkeye geldi.
Tony ve annesi çiftliğe geldiler ve çiftlik avlusunda yürüdüler.