Examples of using "Sitten" in a sentence and their turkish translations:
Yani?
- Öyleyse ne yapmalı?
- Ne yani?
- Ne olmuş?
- E yani?
- Eee?
Ee?
- N'olacak yani!
- Ee, n'olmuş!
Sonra ne oldu?
İşte hazırız.
Pekâlâ. Hadi başlayalım! Hadi bakalım.
Sonra Bolivya'da.
Hadi o zaman.
Ve sonra aniden…
Ve sonra, güm!
Ama sonra fark ediyorsun ki
Öyleyse kim?
Bu yüzden
Amacın ne?
İşe girişelim.
Sonra nereye gittin?
Bir saat önce ayrıldı.
Akşam da yemek yiyelim.
Belki de değil.
Sonra göreve devam.
Dokuz yıl önce.
Sonra yine değişiyor
Daha sonra ne oldu?
- Bunda abartacak ne var?
- Bu kadar önemli olan ne?
Şimdi, geç kalmayın.
Geç gelme, tamam mı?
Ta ki yaklaşık 20 yıl önce Kalahari'nin merkezine gidene kadar.
O uzun zaman önce oldu.
Geçen gün Tom'la karşılaştım.
Önce seni görmezden gelirler, sonra sana gülerler, sonra seninle dövüşürler, sonra sen kazanırsın.
Tom üç yıl önce vefat etti.
Birkaç dakika önce Tom'u gördüm.
Geri dönersen sana söylerim.
Onunla birkaç ay önce tanıştım.
Sonra da içeri sokalım.
Sonra paraşüt ipini tırmanış halatına bağlıyoruz.
Ayağım kaydı ve tekrar düştüm.
Sonra uzun bir bekleyiş dönemi geldi.
Sonra 1976'da darbe.
Ve sonra çat diye birden kayboldu.
İşte o noktada başarılı olmaya başladım.
Sonra bir baktım ki
Sonra köpek balığı onu yakaladı.
Sonra balıklara olan ilgisini kaybedip
Motor aniden durdu.
Kırk dakika önce sipariş verdik.
Bu bir yıl önce oldu.
Uzun süre önce Kanada'yı ziyaret ettim.
Ve sonra onlar öpüştü.
Önce yemek yiyeceğiz ve sonra gideceğiz.
Bir yıl önce taşındılar.
Bu yıllar önceydi.
Sonra kız beni öptü.
Sadece çok dikkatli ol.
- O yıllar önce oldu.
- O onlarca yıl önce oldu.
Tom bir yıl önce kayboldu.
Uzun zaman önce burada bir köprü vardı.
Yıllarca tenis oynamadım.
Üç yıl önce Fransızca öğrenmeye başladım.
Geçen gün bir pound et aldım.
Bir buçuk yıl önce neredeyse ölüyordum.
İpi etrafına dolayacağım. Şuradan geçirelim.
Sonra da halatın buradan çıkması için küçük bir siper.
Pekâlâ, deneyelim. Hadi. Meşaleyi bırakalım.
Ve meraklı bir şekilde dışarı çıkıyordu.
Ve sonra ahtapot gibi düşünmeye başlaman gerekiyor.
Yedide uyandır lütfen.
- Az önce yağmur yağmaya başladı.
- Sadece yağmur yağmaya başladı.
Kaza iki yıl önce oldu.
O, on dakika önce başladı.
- O üç yıl önce hastalandı.
- O üç yıl önce hasta düştü.
Ben bu resmi bir hafta önce çektim.
İstediğin yiyeceği ye.
Fabrika on yıl önce kapatıldı.
Çin'e iki yıl önce gittim.
Biz kararımızı vermek için daha sonra Tom'la konuşacağız.
Taro iki yıl önce öldü.
Seni restoranda göreceğim.
- Ne yaptın o zaman?
- Sonra ne yaptın?
- Onun hakkında hızlı ol.
- Bu konuda çabuk olun.
Tom birkaç gün önce öldü.
Tom üç yıl önce mezun oldu.
Uçurtmalar 2000 yıl önce icat edildi.
Kısa bir süre önce Tom'u gördüm.
Sadece birkaç dakika önce uyandım.
Üç ay önce terfi ettim.
Üç yıl önce Boston'a taşındım.
Bu üç yıl önce oldu.