Translation of "Whilst" in Turkish

I do not think about England, whilst I write in English.

İngilizce yazarken İngiltere hakkında düşünmem.

Whilst walking on the beach, he found a message in a bottle.

Sahilde yürüyüş yaparken şişe içinde bir mesaj buldu.

Whilst others only twinkle, these can glow continuously for up to a minute.

Diğer türler sadece yanıp söner. Bunlar ise bir dakikaya kadar hiç durmadan parlayabilirler.

It was impossible to communicate with the crew whilst they were behind the Moon.

Mürettebat Ay'ın arkasındayken iletişim kurmak imkansızdı.

It would be piloted by two astronauts whilst the third stayed behind to fly the CSM.

Üçüncüsü CSM'yi uçurmak için geride kalırken, iki astronot tarafından pilotluk yapılacaktı.

- The performers danced whilst singing - they performed extremely well.
- With both song and dance, the performers put on an excellent show.

Hem şarkı hem de dans ile sanatçılar mükemmel bir gösteriyi sahneye koydular.

If you are going to the library this afternoon, would you please return two books for me whilst you are there?

Bu öğleden sonra kütüphaneye gidersen, lütfen oradayken benim için iki kitabı iade eder misin?

However, what's interesting is that whilst there are people whose computer use has become a problem, there are also people who have recovered from illness because of using computers.

Ancak, bazı insanlar bilgisayar kullanmaktan hasta olurken, bazı insanların bilgisayar kullanarak iyileşmeleri ilginçtir.