Translation of "England" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "England" in a sentence and their turkish translations:

- I come from England.
- I'm from England.
- I am from England.

- Ben İngiltereliyim.
- İngiltereliyim.

- I'm from England.
- I am from England.

İngiltereliyim.

Scandinavia and England

İskandinavya ve İngiltere'de

He comes from England.

O İngilterelidir.

I come from England.

- Ben İngiltereliyim.
- İngiltereliyim.
- İngiltere'den geliyorum.

He lives in England.

O, İngiltere'de yaşıyor.

She moved to England.

O İngiltere'ye taşındı.

England imports Spanish produce.

İngiltere, İspanyol ürünü ithal ediyor.

Take England for example.

Örneğin İngiltere'yi al.

England established many colonies.

İngiltere birçok koloni kurdu.

Heard from Scandinavia and England

İskandinavya'dan ve İngiltere'den duyulduğu

England and Scotland are neighbours.

İngiltere ve İskoçya komşudurlar.

We finally arrived in England.

Sonunda İngiltere'ye ulaştık.

She is coming from England.

O, İngiltere'den geliyor.

They bring cloth from England.

Onlar İngiltere'den kumaş getiriyorlar.

Ken already went to England.

Ken zaten İngiltere'ye gitti.

This fashion came from England.

Bu moda İngiltere'den gelme.

She was born in England.

O, İngiltere'de doğdu.

Finally, we arrived in England.

Sonunda İngiltere'ye vardık.

My family is from England.

Ailem İngiltere kökenlidir.

My brother studied in England.

Erkek kardeşim İngiltere'de okudu.

Layla lived in rural England.

Leyla, İngiltere kırsalında yaşıyordu.

- Ireland and England are separated by the sea.
- A sea separates Ireland and England.

İrlanda ve İngiltere deniz ile ayrılır.

Why did the Ragnarssons invade England?

Ragnarssons neden İngiltere'yi işgal etti?

Invader to become King of England.

istilacının İngiltere Kralı olmasının yolunu açtı .

Confirmed treaties with England and France.

ve en önemlisi İngiltere ve Fransa ile anlaşmalar imzaladı.

London is the capital of England.

Londra İngiltere'nin başkentidir.

Byron left England, never to return.

Byron dönmemek üzere İngiltere'den ayrıldı.

The Normans conquered England in 1066.

- Normanlar İngiltere'yi 1066'da ele geçirdi.
- Normanlar 1066'da İngiltere'yi fethettiler.

She has been to England once.

O bir kez İngiltere'de bulunmuştur.

I'd like to visit England someday.

Bir gün Londra'yı ziyaret etmek istiyorum.

I ordered the book from England.

Kitabı İngiltere'den ısmarladım.

England was invaded by the Danes.

İngiltere Danimarkalılar tarafından işgal edildi.

I have a friend in England.

İngiltere'de bir arkadaşım var.

I ordered several books from England.

İngiltere'den birkaç kitap ısmarladım.

Which is larger, Japan or England?

Hangisi daha büyüktür, Japonya mı yoksa İngiltere mi?

England go out on penalties again.

İngiltere yine penaltılarla elendi.

Tom has never been to England.

Tom hiç İngiltere'ye gitmedi.

England is proud of her poets.

İngiltere şairleri ile iftihar etmektedir.

Tom remained in England ever since.

Tom o zamandan beri İngiltere'de kaldı.

All her friends live in England.

Onun bütün arkadaşları İngiltere'de yaşıyor.

Ken has been to England before.

Ken daha önce İngiltere'de bulundu.

He has been to England twice.

O, iki kez İngiltere'de bulundu.

What's the minimum salary in England?

İngiltere'de en düşük maaş nedir?

I visited many parts of England.

- İngiltere'nin birçok kısımlarını ziyaret ettim.
- İngiltere'nin birçok kısmını ziyaret ettim.

She ordered the book from England.

Kitabı İngiltere'den sipariş etti.

We will be living in England.

İngiltere'de yaşıyor olacağız.

I have never been to England.

İngitere'de asla bulunmadım.

The Industrial Revolution began in England.

Sanayi devrimi İngiltere'de başladı.

I want to go to England.

İngiltere'ye gitmek istiyorum.

This is a book about England.

Bu, İngiltere hakkında bir kitaptır.

Have you ever been to England?

Hiç İngiltere'de bulundun mu?

This book was printed in England.

Bu kitap İngiltere'de basıldı.

England resembles Japan in many respects.

İngiltere birçok yönden Japonya'ya benzer.

He had returned to England forever.

O sonsuza kadar İngiltere'ye dönmüştü.

The rebellion in England is frightening.

İngiltere'deki ayaklanma dehşet verici.

I just got back from England.

Az önce İngiltere'den döndüm.

The Normans invaded England in 1066.

Normanlar 1066'da İngiltere'yi istila ettiler.

Layla grew up in rural England.

Leyla, İngiltere kırsalında büyüdü.

- I visited a lot of different areas in England.
- I've visited many parts of England.

İngiltere'nin birçok kısmını ziyaret ettim.

- Elizabeth II is the Queen of England.
- Elizabeth the second is the queen of England.

II. Elizabeth İngiltere kraliçesi.

In England, Labor Day is in May.

İngiltere'de işçi bayramı mayıstadır.

How long did they live in England?

Onlar İngiltere'de ne kadar süre yaşadılar?

He is determined to go to England.

O, İngiltere'ye gitmeye kararlıydı.

What he said about England is true.

Onun İngiltere hakkında söylediği doğrudur.

Charles the First of England was guillotined.

I. Charles giyotinle idam edildi.

Scotland wants to break away from England.

İskoçya, İngiltere'den kopmak istiyor.

They arrived from England a week ago.

İngiltere'den bir hafta önce geldiler.

France is to the south of England.

Fransa İngiltere'nin güneyindedir.

I finally went to England this summer.

Nihayet bu Yaz İngiltere'ye gittim.

They went to Germany, France and England.

Onlar Almanya, Fransa ve İngiltere'ye gittiler.

How often does it rain in England?

İngiltere'de ne sıklıkta yağmur yağar?

The novel takes place in Victorian England.

Roman Viktorya İngilteresi'nde geçiyor.

The English Channel separates France from England.

Manş denizi Fransa'yı İngiltere'den ayırır.

A week today I'll be in England.

Bir hafta içinde İngiltere'de olacağım.

The weather changes very often in England.

İngiltere'de hava çok sık değişir.

How long have you been in England?

Ne kadar süredir İngiltere'desin?

William the Conqueror conquered England in 1066.

Fatih William 1066 yılında İngiltere'yi fethetti.

India has a different climate from England.

Hindistan'ın İngiltere'den farklı bir iklimi var.

England is going to win the match.

İngiltere maçı kazanacak.

England is going to win the race.

İngiltere, yarışı kazanacak.

Someday I'd like to go to England.

Bir gün İngiltere'ye gitmek istiyorum.

The English Channel separates England and France.

Manş denizi İngiltere'yi ve Fransa'yı ayırmaktadır.