Examples of using "Politeness" in a sentence and their turkish translations:
Bu Japon nezaketi ve Amerikan nezaketi arasındaki farktan kaynaklanmaktadır..
Kibarlığın aşırıya kaçması can sıkıcı.
Kibarlığımı dostlukla karıştırdılar.
Ama kibar olma gereği hissediyorlar ve bu yüzden ilerleyemiyorlardı.
Erdem, belki de sadece ruhun nezaketidir.
İnsanlar siyasi doğruluk olarak adlandırdıkları şey gerçekte nezakettir.
Nezaket sadece her toplumda farklı olan bir protokoldür.