Examples of using "Openly" in a sentence and their turkish translations:
Tom açık bir biçimde eşcinseldir.
Sami açıkça yalan söylüyordu.
Ben her zaman ona açıkça hayran oldum.
Fadıl o konuda açıkça konuştu.
Tom her zaman öfkesini açıkça gösterir.
Katolikler dinlerini açıkça gözlemleyemedi.
Fadıl artık dinini açıkça uygulayabilir.
Jessie bu şeyleri açıkça konuşmaz.
ve sorumlu bir biçimde konuşmanın vakti değil mi?
Ülkeyi açıkça dindar yapmak istiyor.
Bazıları savaşı kimin kazandığını umursamadığını açıkça söyledi.
Birisi bariz şekilde örnek cümlelerimi çalıyor ve bunun bir son bulması şart.
Napolyon onsuz Paris'e dönmek için ordudan ayrıldı, o açıkça ağladı.
O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.