Examples of using "Feeds" in a sentence and their turkish translations:
Bilgi beni besliyor.
Müzik bizim hayal gücümüzü besler.
Tom tavukları besler.
Bu hayvan etle beslenir.
Sami bir sokak kedisini besliyor.
Balina köpek balıkları planktonla beslenir.
oh karınını doyuruyor böyle
Sizi besleyen eli ısırmayın.
Sana iyilik yapana nankörlük yapma.
Tom masa artıklarıyla köpeğini besler.
Tom günde iki kez köpeğini besler.
O sadece süt ve sebzelerle besleniyor.
- Tom çoğu zaman kedisine köpek maması verir.
- Tom kedisini sık sık köpek mamasıyla besler.
Köpeği besleyen kişi benim.
Köpeğimizi besleyen kişi benim.
Tom bazen köpeğine masadan artanları veriyor.
Köpeği besleyen kişi Tom'dur.
O, bizim köpeği besleyen kişidir.
O, köpeğini etsiz bir diyetle besler.
Tavuklara yem veren Tom.
Tom köpeğimizi besleyen kişidir.
veya haber akışlarına gelen şeyler için de.
Pirinç milyonlarca insanı besleyen bir tahıldır.
Ekmek vücudu besler ve kitaplar zihni besler.
Köpeğini çilekle besleyen bir arkadaşım var.
Tom her gün aynı zamanda köpeğini besler.
O, köpeğini yediği aynı şeyle besliyor.
Origen Elektrik Süreci doğal gazı bir yakıt deposuna gönderiyor.
Sansür dört harfli kelimenin kendisinden daha çok kirli zihinleri besler.
Evren sadece hayattan dolayı vardır ve yaşayan her şey kendini besler.
O, köpekleri o kadar çok sever ki çölde bile kirli köpekleri besler.
- O, sadece karısı seyahate çıktığında köpeği besler.
- Onun köpeği beslediği tek zaman karısı seyahate gittiği zamandır.
Kavanozda bir örümceğe bakar ve onu bahçede yakaladığı böceklerle besler.
„Neden her gün bu kadar çok müzik dinliyorsun? „Çünkü ona ihtiyacım var. Yeme içme vücut için gıdadır. Müzik ruh için gıdadır!“