Translation of "Belly" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Belly" in a sentence and their turkish translations:

She's a belly dancer.

- O bir göbek dansçısı.
- O bir oryantal dansöz.

Breathe from your belly.

Karnınızdan nefes alın.

Tom has a beer belly.

Tom'un bira göbeği var.

I have a beer belly.

Bira göbeğim var.

Tom has a pot belly.

- Tom'un göbeği var.
- Tom göbek yapmış.

Your belly is getting smaller.

Göbeğin küçülüyor.

Göbekli Tepe means 'mound with belly.'

Göbekli Tepe, 'göbekli tümsek' anlamına geliyor.

I hit him in the belly.

Onun midesine vurdum.

She got her belly button pierced.

O, göbeğini deldirdi.

Fadil didn't have a big belly.

Fadıl'ın büyük bir göbeği yoktu.

- Tom's dog likes to get his belly rubbed.
- Tom's dog likes to have his belly rubbed.

Tom'un köpeği karnının okşanmasından hoşlanıyor.

Oh it feeds your belly like this

oh karınını doyuruyor böyle

Mary is very good at belly dancing.

Mary göbek dansında çok iyidir.

The eye is bigger than the belly.

Bir insanın karnı doyar ama gözü doymaz.

I hit the man on the belly.

Adama karnından vurdum.

Tom has a bit of a belly.

- Tom'un biraz göbeği var.
- Tom'un hafif göbeği var.

A little chubby towards your belly like this

böyle göbeğine doğru biraz tombul

What really matters the belly button is this

göbeklitepeyi asıl önemli yapan şey ise şu

Sami was in the belly of the beast.

Sami canavarın karnındaydı.

And managed to torque her body onto her belly.

gövdesini göbeği üzerinde çevirebilmişti.

Tom lifted up his shirt and exposed his belly.

Tom gömleğini yukarı kaldırdı ve karnını açtı.

Tom put his hand on his pregnant wife's belly.

Tom hamile karısının karnına elini koydu.

You shouldn't have your eyes bigger than your belly.

Gözlerin midenden daha büyük olmamalı.

This is the belly on the mound explaining the name.

bu ise ismin sebebi olan tepenin göbeği.

Look, I got a flower tattoo here on my belly.

Bak, bir çiçek dövmesi yaptırdım. İşte, göbeğimin üzerinde.

So what was the things that came out of the belly?

peki göbeklitepede çıkan şeyler ne için yapıldı?

A man with a full belly thinks no one is hungry.

- Midesi dolu olan bir insan kimsenin aç olduğunu düşünmez.
- Tok, açın halinden anlamaz.

His belly reminds me of postcards from Japan - flat and pretty.

Onun göbeği bana Japonya'dan gelen düz ve güzel kartpostalları hatırlatıyor.

- Mary wants to get her navel pierced.
- Mary wants to get her belly button pierced.

Mary göbeğini deldirmek istiyor.

"Do you know where the cake I put in the fridge is?" "Ah, it's in my belly."

"Dolaba koyduğum pasta nerede biliyor musun?" "Oho, midemde o."

- Recently, I've been developing a spare tire. It must be middle age...
- Lately, I've been growing a pot belly. It must be middle age...

Son zamanlarda top gibi bir göbek büyütüyorum. Bu orta yaş olmalı.

Young kittens knead their mother's belly to stimulate her to produce milk, so when grown cats knead on you, it means they're happy and comfortable with you – just like you're their mama.

Küçük kedi yavruları süt üretmeye teşvik etmek için annelerinin karnını ovarlar, bu yüzden yetişkin kediler seni ovduklarında bu seninle mutlu ve rahat oldukları anlamına gelir- tıpkı sen onların anneleriymişsin gibi.