Examples of using "You" in a sentence and their turkish translations:
Sen var ya...
Sen palyaço seni.
Bak dalgana.
- Anlıyorsun değil mi ?
- Anlıyorsun, değil mi?
Seni sevdiğimi biliyorsun.
Bunu sen yaptın, değil mi?
Bu hoşuna gidiyor, değil mi?
Hak ettiğini aldın.
Seni sevdiğimi biliyorsun!
Anlıyorsun, değil mi?
Buna inanıyorsun, değil mi?
Sen izliyordun, değil mi?
Gördüğünü düşündüğün şeyi gördüğüne emin misin?
Onu sevmiyorsun, değil mi?
Bunu istiyorsun, değil mi?
İstediğin her şeye sahipsin, değil mi?
Ondan nefret ettiğini söyledin, değil mi?
Tom'un sana ihtiyacı olduğunu biliyordun, değil mi?
İstediğinizi aldınız, değil mi?
Çalıyorsun, hile yapıyorsun ve yalan söylüyorsun.
Ne istersen yapabilirsin.
İstediğiniz her yere gidebilirsiniz.
Şaşırmış görünüyorsun.
Düşündüğünden daha çok biliyorsun.
İstediğini davet edebilirsin.
Endişeli görünüyorsun.
Teşekkürler.
Teşekkürler, teşekkürler.
Teşekkür ederim.
Anlıyorsun değil mi ?
Çok yaşa!
Uyursan, kaybedersin.
Görüşürüz.
Bekledin mi? Teşekkürler!
- Siktir!
- Canın cehenneme!
- Kahretsin!
- Cehenneme kadar yolun var!
Sen yaptın, değil mi?
Hey, sen!
Sen kaçtın.
Aptalca bir hata yaptın, değil mi?
Biliyordun, değil mi?
Biliyorsun, değil mi?
- Siktir!
- Siktir git!
- Öl!
Sen kaybettin, değil mi?
Oy kullandın, değil mi?
Ağladın, değil mi?
Siktir!
Seni sevdiğimi biliyorsun.
Sana saygı duyduğumu biliyorsun.
Tom'u hatırlıyorsun, değil mi?
Tom'u sevdiğini söyledin.
Tom hakkında biliyorsun, değil mi?
Onu sevdiğini söyledin.
Seni sevdiğimi biliyorsun.
Ona ihtiyacın olduğunu biliyorsun.
Sen meşgul olduğunu söyledin.
Mutlu olduğunu söylemiştin.
- Biliyorsun, sen haklıydın.
- Haklı olduğunu biliyorsun.
Onu sevdiğini söyledin.
Onu istiyorsun, değil mi?
Onu tanıyorsun, değil mi?
Söylemeyeceğine söz verdin.
Tom'u seviyorsun, değil mi?
Onun hakkında biliyorsun, değil mi?
Bana getireceğini söylediğin şeyi getirdin mi?
İstediğini davet edebilirsin.
Konuşabileceğin biri var, değil mi?
Bana güveniyorsun, değil mi?
- Ne yapmak zorunda olduğunu biliyorsun, değil mi?
- Ne yapman gerektiğini biliyorsun, değil mi?
- Dinlemiyorsun, değil mi?
- Dinlemezsin, değil mi?
İstersen gidebilirsin.
Ne istersen yapabilirsin.
İstediğin herkesi davet edebilirsin.
Sana yardım etmemi istersin, değil mi?
Kazanabileceğini düşünmüyorsun, değil mi?
Seni koruyacak birine ihtiyacın olduğunu söyledin.
Sana yardım edecek birine ihtiyacın var, değil mi?
- Peki ya sen?
- Ya sen?
Ne istediğini bilmiyorsun, değil mi?
Yardımımı istediğini söyledin, değil mi?
Elinden gelen her şeyi yaptığından emin misin?
Nereye oturduğunun sakıncası yok, değil mi?
Sen yalnız olduğunu söyledin, değil mi?
Seninki şu an yanında, değil mi?
Gerçekten istediğin her şeye sahipsin, değil mi?
Sana söylediğime inanıyorsun, değil mi?
Ne yapman gerektiğini biliyorsun, değil mi?
İstediğiniz herhangi bir kişiyi davet edebilirsiniz.
Bunu yapabilirsin, değil mi?
Bunu zaten biliyordun, değil mi?
Araba sürebilirsin, değil mi?
İstediğin yere oturabilirsin.
Aptal mısın?
Deli misin?
Sen bunu anlamıyorsun, değil mi?
Onu istemiyorsun, değil mi?
Sen ona dokunmadın, değil mi?