Examples of using "Barrier" in a sentence and their turkish translations:
belki de bir engel.
çünkü teknolojinin kendisi
Bariyerde biletini göster.
3 yıldan fazla olmayan bariyer.
Teknolojik medeniyetin gelişimi üçüncü engel.
Yüksek tarifeler uluslararası ticaret için bir engel haline gelmiştir.
Avustralya'nın Büyük Set Resif'i iklim değişikliği tarafından tehdit edilmektedir.
o ortamla aranda hiçbir engel bulunmaması çok yardımcı oluyor.
Hadi Büyük Set Resifi'ne iç çamaşırımızla
Büyük Set Resifi'ndeki mercanların yarısı ölmüş.
Avustralya'nın Büyük Set Resifi'nde gecenin bir yarısı.
Bu bankta üzerinde evsizler uyumasın diye bariyer var.
Belize set resifi, kuzey yarımküredeki en büyük set resifidir ve aynı zamanda popüler bir dalış noktası olan Büyük Mavi Delikle de ünlüdür.
Anne ve çocuk arasındaki ten duvarının kalktığı andır,
Uzaydan görülebilen Great Barrier Reef, canlı organizmalar tarafından yapılan dünyadaki en büyük yapıdır.
Bilim adamları, Avustralya'daki Büyük Set Resifi'nin yarısından fazlasının son 30 yıl içinde yok edildiğini söylüyorlar.