Examples of using "Tijdens" in a sentence and their turkish translations:
aniden yırtılabilir ya da parçalanabilir.
Yürürken okuma.
O, toplantı sırasında sessiz kaldı.
Ders esnasında konuşma.
Seyahat ederken dikkatli olun.
eğitim alırken
Bu özellikle felaketten kurtarma zamanlarında önemlidir.
O sırada... Oldukça zor bir dönemdi.
Altına hücum döneminde binlerce insan ölmüş.
Bizi akşam yemeğinde ağırladılar.
Depremde binalar sallandı.
Bahar tatili boyunca çalışacağım.
O, çalışırken her zaman mırıldanır.
O, uykusu sırasında yüksek sesle horladı.
arasında seçim yapmak durumunda kaldıklarında,
Annem yokluğum sırasında öldü.
Kate hafta sonları Izu'da kalır.
O, işimde beni engelledi.
Tekne fırtına sırasında battı.
Bir daha asla ders sırasında konuşmayacağım.
Tom okurken uykuya daldı.
Önceki hamileliklerinizde hiç komplikasyon yaşamış mıydınız?
Yürürken kısa sürede nefes darlığı hissediyor musunuz?
Kasaba savaş sırasında tahrip edildi.
Dedem savaş sırasında askerdi.
Bina depremde çöktü.
Araba sürerken dikkatli olmak gerek.
Noel tatili sırasında giriş ücretsizdir.
Pist dışında kayak yaparken düştü.
O yaz boyunca her gün sörf yapar.
Bu kıtlık süresince birçok köylü hayatını kaybetti.
Tatilde ne yaptın?
Konuşurken bir kitap okuyordum.
Füze teknolojisi, İkinci Dünya Savaşı sırasında gelişti.
Tom jeoloji sınavında kopya çekti.
Tom, Lyon'daki savaş sırasında yaşıyordu.
Yani tüm solunum süresince hareket ediyor,
Çoucukluğum süresince gayet Arjantinli hissediyordum
Okyanusun en büyüleyici yüzünü sergilemesiyse
Babam akşam yemeği sırasında tek kelime söylemedi.
Görev başında sigara içmesen iyi olur.
Kayak yaparken bacağımı kırdım.
Bir konser sırasında konuşmak kabalıktır.
Babam nekahat döneminde son derece yaşlandı.
Gezimizde sıradışı hiçbir şey olmadı.
Partide bir konuşma yapmak zorunda.
Dün sınıfta uyuyakaldım.
Jim sınavda kopya çekerken yakalandı.
Ben yaz boyunca amcamın evinde kaldım.
Birçok Roma teknolojisi Orta Çağ sırasında kaybedildi.
Ben öğle yemeği için bir sosisli sandviç yedim.
Bu tecrübelerin her birinden çok şey öğrendim.
Bu toplantılar boyunca özel bir tema sürekli mevzu bahis oldu.
Derslerimde yaratıcılık üzerine en sevdiğim alıştırmalardan biri,
Seçimlerde kolaylıkla çoğulcuların yemi oluyorlar.
Yüzerken bacağıma kramp girdi.
Biz uzaktayken evimiz soyuldu.
İngilizce dersi sırasında öğretmeni dinledik.
Ordumuz gece boyunca düşmana saldırdı.
Partide beyaz giymişti.
Onunla Meksika'da kaldığım sırada tanıştım.
Geceleyin çalışmayı neredeyse tüm işçiler reddetti.
- Beden dersinde sakatlandım.
- Beden eğitimi dersinde sakatlandım.
Koronavirüs gibi salgınlarda, hastanelerin kapasitesinin dolması durumunda,
Oyunculardan biri oyun sırasında sakatlandı.
Tatil sezonunda eve gitmeye çalışacağım.
Çiftleşme sezonunda birçok hayvan güçlü güzel kokular çıkarır.
Bilgisayarınız kurulum sırasında birkaç kez yeniden başlatılacaktır.
ve tüm süreç boyunca çok daha fazla eğlenmemi sağladı.
Benim okul saatlerinden sonraki veya tatil sırasındaki görevim
savaşarak Fransa'nın en iyi tümen komutanlarından biri olduğunu kanıtladı .
Mary, onun ilkokul günlerinde, bir öğretmen olmayı hayal ediyordu.
Arka bahçedeki korkuluk kasırga sırasında devrildi.
- Müslüman işçilere Ramazan ayında erken çıkma izni verdiler.
- Müslüman çalışanlara Ramazan ayında erken çıkış izni veriyorlar.
2014 Masters Turnuvasında, dikkat çekici bir şey yaptı.
Londra'da kalırken onunla tanıştım.
- Soğuk öyle ki kuşlar anında düştü.
- Soğuk o kadar çoktu ki kuşlar aniden düştü.
Ay'sız bir gecede termal görüntüleme yapan bir kamera karanlıkta görebilir.
...Dünya'nın bir gecesinde. Alt yazı çevirmeni: Yurdakul Gündoğdu
sistemin ne kadar bozuk olduğunu ve kritik kararlar için ne kadar az veri
Bir fırtına sırasında bir dağa tırmanmak tehlikelidir.
Benim gençliğimde, Tahran'da devamlı en az on santimetre kar yağardı.
Tom bir FBI operasyonunda suçüstü yakalandı.
Yeni Ay'ın karanlığı hâkimken... ...geceleyin gökyüzünü uzak galaksiler aydınlatır.
Uzun kış gecesinde aile kurmak için mükemmel yer.
Yuji arkadaşına yaz tatilindeki macerası hakkında bir hikaye anlattı.
- Onun yemeklerde gazete okuma alışkanlığı vardır.
- O yemek süresince gazete okuma alışkanlığına sahiptir.
Molada sigara içebilir miyiz?
Bildiğim kadarıyla, ilk dönem sırasında hiçbir sorun yoktu.
Ramazanışerifte birini doyurmak çok sevaptır.
Titanik ilk seferinde battı. O büyük bir gemiydi.
Onun yokluğunda bebeğine bakmamı rica etti.