Examples of using "Grijpen" in a sentence and their turkish translations:
Bu şansı değerlendirelim.
Bu fırsatı kaçırmamalıyım.
Bu üçayak benzeri pençeler deriye tutunur ve yapışır,
bir şey yapmadınız diye sorarlar.
Zamanında müdahale de edemeyince
O, kitabı almak için kolunu uzattı.
pediseller derinize yapışıp çok güçlü bir zehir bırakır.
Uluslararası anlaşmazlıkları çözmek için silahlara başvurmamalıyız.
Çıngıraklı yılanı kuyruğundan tutarak yakalamamı istiyorsunuz demek?
Çıngıraklı yılanı kuyruğundan tutarak yakalamamı istiyorsunuz demek?
elim çarptı, denizkestanesi kaydı, yere düşmesin diye elimle yakaladım,
böyle bir şey yapmaları için para teklif ediliyor, onlar da bu fırsatı değerlendiriyorlar.