Examples of using "Moet" in a sentence and their turkish translations:
Gitmeliyim.
Gitmen gerekir mi?
Öğrenmek zorundayım.
- Gitmeliyim.
- Ben gitmeliyim.
Yardım etmek zorundasın.
- Geri gitmeliyim.
- Geri gitmem gerekiyor.
Geri gitmelisin.
Gitmelisin.
- Gitmeliyim.
- Şimdi gitmek zorundayım.
- Şimdi gitmeliyim.
- Gitmem gerek.
- Ben gitmeliyim.
- Şimdi gitmem gerek.
Ben gitmek zorundayım.
O ölmeli.
Gerekli mi?
İptal etmeliyim.
Şimdi gitmem gerekiyor.
- Yıkanması gerek.
- Yıkanması gerekiyor.
Seni muayene etmek zorundayım.
Acele etmelisin.
Böyle yapmalısın... Boşalmış gibi ses çıkmalı.
Ona yardımcı olmalısın.
Dikkatli olmalısın.
Dikkatli olmalısın.
- Duş almam gerek
- Duş almam lazım.
Uyumam gerekiyor.
Nerede inerim?
Şimdi gitmelisin.
Neden gitmelisin?
Hazırlanmak zorundayım.
Ne zaman gitmek zorundasın.
- Çiş yapmaya gitmem gerekiyor.
- Gidip işemem lazım.
Devam etmem gerekiyor mu?
Bunun yapılması gerekir.
Bir adam çalışmak zorundadır.
Elbette bilebiliriz.
Dikkatli olması gerek.
Bunu tekrar denemeliyiz.
Harekete geçmeli.
Benim transfer etmem gerekiyor mu?
Ben bisiklete binmek zorundayım.
Kusacak gibi hissediyorum.
Bir telefon görüşmesi yapmak zorundayım.
Balık yüzmeden olmaz.
Çalışmalıyım.
Tom gitmeli.
Gitmem gerekiyor.
Uykuya ihtiyacım var.
Benzin almam gerekiyor.
Çalışmak zorunda mıyım?
O oraya gitmeli.
Geri gitmem gerek.
O gelmek zorunda.
Reddetmeliyim.
Dinlenmeliyim.
Dövüşmek zorundasın.
Başlamak zorundasın.
Devam edeyim mi?
Tom kalmak zorunda.
Geri gitmeliyim.
- Durmak zorundasın.
- Durmak zorundasınız.
- İçeriye girmem gerekiyor.
- İçeriye girmeliyim.
Sen kalkmak zorundasın.
Tom'un ödemesi gerekiyor.
- Yemek zorundayım.
- Yemek yemek zorundayım.
Ben yazı yazmalıyım.
Gerekli değil.
Oraya gitmem gerekiyor.
Çiş yapmam gerek.
Herkes çalışmalı.
Dinlemek zorundasın.
Gitmek zorundayım.
Gitmek zorunda mısın?
Öğrenmem gerekiyor.
Beklemelisiniz.
Gitmek zorundasın.
Gitmem gerek.
Bir duş almak zorundayım.
- Gitmeniz gerekiyor.
- Defolup gitmen gerekiyor.
Tom çalışmalıdır.
Çalışmam gerek.
Nereden başlamalı?
Ben bir telefon görüşmesi yapmak zorundayım.
Ben alışverişe gitmek zorundayım.