Examples of using "Been" in a sentence and their turkish translations:
Bacağını kaldır.
Bacağım ağrıyor.
Ben bacağımı kırdım.
Onun kırık bacağını tedavi etti.
Nihayet kırık bacağı iyileşti.
Bacağımı kımıldatamıyorum.
Bacağım hâlâ uyuşuk.
Şu anda bacağımı zar zor kımıldatabiliyorum.
at onu üzerinden atar ve bacağı kırılır.
Asker bacağından yaralandı.
Kayak yaparken bacağımı kırdım.
Onun yaralı bacağı tekrar kanamaya başladı.
Cerrah yanlış bacağı kesti.
Bir köpek onun bacağını ısırdı.
Çabuk ol! Bacağım yanıyor!
Tom bandajları Mary'nin bacağından çıkardı.
İki köpek kemik için kavga ettiler.
Köpeğe kemik verdi.
Maalesef, o, kazada bacağını kırdı.
Bu daha iyi. Bacağımı çekiyorum.
Maalesef, o, kazada bacağını kırdı.
Kayak yaparken bacağımı kırdım.
- O elden ayaktan düştü.
- Onun bir ayağı çukurda.
- Onun bir gözü toprağa bakıyor.
- Onun bir ayağı mezarda.
- O, ölüme yaklaştı.
Sanırım bacağımı kırdım.
Yüzerken bacağıma kramp girdi.
- Kötü bir başlangıç yaptık.
- Yanlış ayakla çıktık.
Tom geçen yıl bacağını kırdı ve o zamandan beri topallıyor.
Dan bacaktan birkaç ameliyat olmuş gibi görünüyor.
Tom ters tarafından kalktı.
Tom sana bacağını nasıl kaybettiğini anlattı mı?
Bir bacağımda üç yara, karnımda da iki yara vardı.
Bir kaza geçirdi ve bacağını kırdı.
Menisküs bir kemik değildir. Bu bir kıkırdak, esnek, elastik bir dokudur.
Bacağınızı her çekişinizde, daha da derine doğru emiyor.