Examples of using "يومين" in a sentence and their turkish translations:
vurguluyorum en az 2 gün
Onu sana iki gün önce gönderdim.
Hannibal kovalıyor ve iki gün sonrasında ona yetişiyor.
O, bir ya da iki gün içinde dönecek.
- İki günde bir restorana giderim.
- Ben günaşırı bir restorana giderim.
Oturdum 2 gün düşündüm ve dedim ki;
İki gün içinde beni yeniden ara.
Dört gün içinde Moskova'nın üçte ikisi yok olmuştu.
Ancak onlar da muharebeden bir yada iki gün sonra yakalanacaklar.
İki gün sonra Hannibal birliklerini tepede topladı ve İtalya panoramasını onlara gösterdi.
İki gün sonra, Waterloo'da Napolyon, savaşın taktiksel idaresinin çoğunu
Austerlitz Muharebesi arifesinde, Davout kolordusunu 2 günde 70 mil zorla yürüdü ve