Translation of "قاسية" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "قاسية" in a sentence and their turkish translations:

الزهور قاسية.

Çiçekler dayanıklı.

كانت الشرطة قاسية.

Çok sert polisleri vardı.

حبات ليمون قاسية بحجم الماس.

Turunçgil meyve: kaya gibi, elmas sertliğinde misket limonları.

كان سامي يعيش حياة قاسية.

Sami'nin zor bir hayatı var.

ولكن كانت هناك حقيقة قاسية أيضًا.

Ama soğuk zor bir gerçeklik de vardı.

كانت ليلى تعيش حياة قاسية جدّا.

Leyla çok zor bir yaşam sürüyordu.

♪ نهاية الفيلم كانت قاسية جداً ♪

♪ Filmin sonu çok zordu ♪

‫تذكر أن هذه الصحراء ستكون قاسية.‬ ‫مليئة بالتحديات.‬

Unutmayın, bu çöl zorlu olacak. Birçok zorlukla dolu.

إنه نوع من الفكاهة التي هي حقًا قاسية أو قاتمة.

Bu gerçekten oldukça acımasız ya da acımasız bir mizah türüdür.

‫إنها وحوش ولدت لتكون متوحشة،‬ ‫قاسية لكنها حيوانات مفترسة متفردة جميلة.‬

Vahşi doğmuş, acımasız hayvanlar fakat güzel ve müstesna yırtıcılar.