Examples of using "الزهور" in a sentence and their turkish translations:
Çiçekler dayanıklı.
Pekâlâ. Çiçeği seçtiniz.
Çiçekleri sularım.
Çiçeklere dokunma.
çiçeklerin tohumlarını taşımakta da var rolleri
Yoksul insanlara çiçek yetiştirmeyi öğretmeliyiz.
...Meksika uzun dilli yarasası çiçeklerin yerini tespit eder.
Zenginlere satacak çiçek yetiştirirlerse geçinip giderler.
Bu suni çiçeklerle öldürdünüz bizi. Gerçek çiçeklerimiz de var.
bir bakıyorsun orada böyle çiçekler var doğal ortamda yetişmiş